(Judy'nin notu : Sevgili dostlar, Real Fiesta ailesinden La Capitana şu anda Güney Kore'de :)) Oradan bir post gönderdi amma gözü çıkacısa Bolgger'ın teknik bir hatası ya da G.Kore'de internetin ayvayı yemesinden ötürü yazısı bi türlü blogda çıkmadı, o yüzden La Capitana'nın yazısını copy-paste yöntemiyle bloga eklemek zorunda kaldım:)
Flaş! Flaş! Flaş!
Sevgili Real Fiesta İzleyicileri.
Programımızı bir son dakika haberi için kesiyoruz.
Muhabirimiz Aydoş-pak-se-yu Mokpo-Si'den bildiriyor:
Programımızı bir son dakika haberi için kesiyoruz.
Muhabirimiz Aydoş-pak-se-yu Mokpo-Si'den bildiriyor:
Amcam bildiriyor bildirmesine de ben tek kelime anlamıyorum ki, o yuzden bu kısmını sevgili İngilizce yayın yapan spikerlerimize devrediyorum (İngilizce konuşurmuş gibi yapmaları bile benim için onları sevgili yapmaya yetiyor :) )
İşte bu resimden sonra bende şafak attı. Sebep şu:
Bilmeyenleriniz için özetleyeyim. Yıllardır gezmediğim deniz kalmadı diyebilirim gönül rahatlığıyla, epey de hava yemişimdir.Ama insanın kendisi yaşadığı zorlukları farketmiyor. Karayı görüp ulaşamadığımız, can yeleklerimizi giymiş beklediğimiz çok maceralarımız vardır. Hatta birinde evi arayıp anama “eh, ben birazdan ölüyorum anacığım, hakkını helal et” diyemediğim için abimi arayıp helalleştiğim bile olmuştur.
Fekat iş insanın sevdiklerine gelince, konu bambaşka bir hal alıyor. Bilmem kaç aydır Kore’lerde gemi yapımında olan sevgili kocacığım, nihayet biten geminin deneme seyri için iki gün önce denize açıldı. Ve son 3 saatten beridir canlı yayınla duyurulan tropic fırtına en sonunda tepemize bindi.
Bilmeyenleriniz için özetleyeyim. Yıllardır gezmediğim deniz kalmadı diyebilirim gönül rahatlığıyla, epey de hava yemişimdir.Ama insanın kendisi yaşadığı zorlukları farketmiyor. Karayı görüp ulaşamadığımız, can yeleklerimizi giymiş beklediğimiz çok maceralarımız vardır. Hatta birinde evi arayıp anama “eh, ben birazdan ölüyorum anacığım, hakkını helal et” diyemediğim için abimi arayıp helalleştiğim bile olmuştur.
Fekat iş insanın sevdiklerine gelince, konu bambaşka bir hal alıyor. Bilmem kaç aydır Kore’lerde gemi yapımında olan sevgili kocacığım, nihayet biten geminin deneme seyri için iki gün önce denize açıldı. Ve son 3 saatten beridir canlı yayınla duyurulan tropic fırtına en sonunda tepemize bindi.
Yukarıda kırmızı nokta olarak görünen bu afetin açılımı aşağıdaki gibi olup,
Internetten de aşağıdaki gibi bildirilmektedir...
Velhasıl kelam, işin özü, uzun lafın kısası içim içimi yiyor a dostlar. Bu iş de evdekine bildiremeyip dünyaya yayın yapmaya döndü. Teknolojiyi gel de sevme. Yıllardır post yayınlamaktan öcü gibi kaçınan ben, can sıkıntısından ve de endişeden kime ne yazacağımı bilemedim.
Aslında müsait bir anda Kore’nin Jellonam-do eyaletine bağlı Mokpo-si şehrine geliş hikayemizden başlayıp, tum Kore turumuzu içeren ve de gezilmesi, görülmesi ve mutlaka yapılması gerekenlerle sonlanan uzun bir Güney Kore yazı dizisi hazırlamayı düşünüyordum. Ama kısmet bugüneymiş. Kim bilir, belki de Allah kurtardı sizleri.
Dışardaki uğultuyu tarif edemem size. Niye olmasın aslında, en azından deneyebilirim. Şöyle düşünün:
Şükrü Saraçoğlu stadında Fb-Gs maçı oynanıyor. Fener her zamanki gibi gene önde :) Tezahürat almış başını gidiyor.Tasvir bu ya, bilmem ne kadar sendika üyesi varsa grev ilan etmiş,yürüyüşe geçmişler, Kurbağalı Dereden Kadıköy’e inecekler inatla. Çevre sakinleri de tencere ve tavalara kepçelerle vuruyor “oyumuz hayır” diye. ( uysa da yazdım uymasa da )
Ve siz bu seslerin hiç birini duyamıyorsunuz.
NEDEN?
Sebep, rüzgar dışarda uluyor kardeşim. Oturduğumuz daire gökdelenin en üstten bir alt katı. Sabahları bulutlardan şehri göremiyor insan. Yukarıdakine fazla yakın olmaktan mı, oğlanın doğumundan bir sene sonra tuzlu suyu bırakmaktan mı, yoksa son yılların en ciddi uyarısı verildiğinden midir bilinmez, ben pek bir dertlendim dostlar. Bir de buna, hortumla camları yıkarcasına yağan yağmuru ekleyin, resmen olmayan klostrofobimi depreştirecekler.
Sizlere güzel bir akşam dilerken ben telefonumun başına dönüyorum. Rastladığım en geveze rüzgarla epey bir dertleşeceğim anlaşılan sabah olana kadar ya da en azından telefonla ulaşabilene kadar.
LA CAPITANA
Fifucanım Allaha emanet olsun haber alır almaz bize de telle Kaptanım. Telefonlarını cevaplamadığım için çok üzgünüm, 0082'li numaradan gelen kontör tuzağı telefon sandım bebeğim ya:))))
YanıtlaSilDemekkk yıllardır post yazmaktan köşe bucak kaçarsın haaa, dönüşünüzde bol fotolu komple Kore gezi yazı dizisi ödevi veriyorum sana hadi bakalım:))
güzel haberlerinizi bekliyoruz canım, öpüyoruz hepinizi.
hava durumunu sunan yağmurluktan bozma acaip kılıklı abla fırtınaya çok kızmış =)
YanıtlaSilfotolar çok komik tek tek yorumlamak isterdim ama konu çok ciddi. kazasız belasız, hayırlısı ile kavuşun inş :)
YanıtlaSilYorumlayın arkadaşlar, adam sağ salim karaya çıktı. Yalnız şehir, tüm önlemlere rağmen epey hasar gördü.
YanıtlaSilValla bence her halimizde gülmeli. Bakarsın bir daha imkanımız olmaz.
Bir de tek sıkıntı kaldı, o da fırtına kuzeye ilerliyor, yani başkent Seoul'e, yani pazar uçağa bineceğimiz havaalanına doğru :( Umarım pazar günü de uzun ince bir yoldayım postu göndermem :)
Bu arada, sevgili fifucanım, resimler eksik :)5 tane olacaklardı:))))
ohh çok sevindim fifucan, gözümüz aydın.
YanıtlaSileksik fotoşu da ekledim, üçüncüyü koymamışım meğersem bebeğim.
GEÇMİŞ OLSUN
YanıtlaSilGeçmiş olsun. Seouldeki haber edelim de kendilerine dikkat etsinler :))Güney Korenin bütün ünlüleri orada :)) Sağ salim evime vardım postu da bekleriz.
YanıtlaSildi mi ama Joey'cim, La Capitana'dan bol fotolu eve dönüş yazısı isteriz de isteriz:)
YanıtlaSil