13 Mayıs 2010 Perşembe

Kaç gündür yazmıyordum

çünkü yine kendimi üşüttüm, çöp kovası sümüklü mendillerle dolup taştı, hiç keyfim yok idi bu yüzden.

Halbuki 8 Mayıs Yemekçiler bayramını kutlamıştık geçen cumartesi, onu anlatacaktım size püahahahah

İşte Emirgan parkındaki Sarı Köşke gittik kahvaltıya cumartesi günü. Geçen senelere göre mönü zenginleşmiş, patates kroket eklemişler, aman onu da bi severim ki, tabii patates kroket gördüm mü aklıma bira geliyor o ayrı.


Sanırsam o gün üşüttüm ben. Pazar günü bir kalktım bademciklerim 2 oda 1 salon olmuş. Çok bilinçli (???) bir insan olduğum için kafama göre çifter çifter ilaç içtim pazar günü. İyice idim , ama Pazartesi, spordan sonra buz gibi soğuk su içince patlama yaptı, avuç avuç Kongest yanında antibiyotik de içmem gerekiyordu. Şimdi de işte selpaklar yetişmiyor .


Kahvaltıya geri dönelim bari, park gerçekten çok güzeldi , kahvaltı da çok zengindi, patlayana kadar yedik, en son nutellaya çikolatalı küçük kekleri bandırıyorduk yani o derece. Kahvaltıdan sonra parkta birazcık yürüyüş yaptık, süper sevimli sincaplara rastladık bu sırada, o minicik şeyin arkasında kocaman tüyloş bir kuruk, pıır pıtır ağaçlara tırmanıyor, hehehe çok eğlenceliydiler.


Yemek bayramı bitince, Çito ile arabaya atlayıp taa Sarıyer'in ötelerine, Telli Baba, Rumeli Kavağına kadar gezdik. Aman o kadar güzeldi ki manzara, buralara ayrıca gezmeye gelip özel postlar yazmak lazım. Hele Rumeli Kavağı o tekneleri ve meydanı ile tam filmlerden fırlama bir balıkçı kasabası gibi görünüyordu.

Bu hafta sonu da Çito ile Edirne'ye gidip camileri gezecek idim ama sanırım yorgan döşek yatmam gerekecek. Hüüüüüüüü

xo xo

7 yorum:

  1. Çok geçmiş olsun.Edirneye gelirseniz beklerim :P

    YanıtlaSil
  2. çok güzel program yaptık, Meriç boyunda kahvaltı, sonracığıma Balaban'da hakiki sütten yapılmış dondurma, ve tabii ki Edirne'de ciğer yememek olmaz. Bakalım inşallah bu hafta olmazsa haftaya :)

    YanıtlaSil
  3. Meriçte kahvaltı mmmmm mükemmel :) Gelmişken sarayiçinde de bir tur atın mutalaka :)

    YanıtlaSil
  4. aneeemmm bizim mekanlara gidiyor, gez güzel güzel judycim :) oooofff ya çok özledim ben Edirne'yi :(

    çok geçmiş olsun bu arada.

    YanıtlaSil
  5. geçmiş olsun judycik. sen yokken ben de dobisko.com ile idare ettim. yanlış anlama, tabi sen filinta gibisin de, mekan tarifleri ve top 10ları çok hoşuma gitti:)
    haftasonu edirneye (memleketime) gidersen meşhuuuur tava (yaprak) ciğerci aydın usta'yı ve küfteci osman aga'yı (park köftesi) tavsiye ederim. söğütlük'te nehir kenarındaki ağaçlık gölgelik mekanlarda da (mesela DSi'nin veya trakya üniversitesinin bahçesi çok güzel) binbir türlü yiyecek ve alkollü alkolsüz herşey var.

    YanıtlaSil
  6. hahahah maşallah ne filinta ne filinta... neyse önümüzdeki hafta Kurtluşta yediğim hamburgerler ve de dönerlerle ilgili bir post yazacağım inşallah. Marmaris Büfe'ye dadandık, sıkma portakal suyu eşliğinde ıslak hamburger, goralı, ayvalık tostu derken yakında Kurtuluş caddesinde yuvarlanarak dolaşacağız :)))

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.