13 Kasım 2011 Pazar

30. İstanbul Kitap Fuarı Macerası

Bugün biraz gecikmeli olarak 12'yi çeyrek geçe fuara gitmek üzere evden çıktık dostlar, fazla zaman kaybetmemek için taksiyle Zincirlikuyu'ya çıkıp metrobüse atladık. Taksi parasını babam verdi sağolsun:)) Metrobüsten son durak Avcılar'da indik, buradan İETT otobüsleri kalkıyor Beylikdüzü Tüyap fuar alanına... Kuyruk olduk, hava buzzz gibi, titreye titreye otobüsün açılmasını bekledik, sonra da içeride oturup kalkmasını bekledik. Ay ama hava gerçekten feci soğuktu, içime külotluçorap giyip taa yukarı kadar çekmediğime çok pişman oldum:))))



Fuar alanında fırtına kopmuş deli gibi esiyordu, ama o bayrakların dalgalanmaları, kocaman içi kitap dolu fuar binasını görmek yine de beni heyecanlandırdı. Haydi bakalım başımıza ne gelecekse gelsin diyerek içeri girdik, bildik sistematik yöntemimizle koridorlarda yürümeye başladık.

Fuara ilk günü gitmek çok iyi bir fikirmiş, okul çocukları gelmemişlerdi, nispeten daha rahat gezdik fuarı. Akın akın ortada dolaşan okul grupları açıkçası iyice zorlaştırıyor standlara yaklaşmayı. İyi oldu böyle.

Fuarda %20-25 civarı indirim yapıyor kitapevleri. En çok indirimi %50 ile Martı Kitabevi'nde buduk. Babam 2 tane Harlan Coben aldı, ben de 4 tane Tess Gerritsen aldım. Bunlar kalın sert ciltli özel basımlardı, tanesi 25 TL idi ama fuarda 15 liraya satılıyorlardı, pek güzel!

Bu standa gelmişken okuoku.com sitesini sordum, evet bu site Martı Kitabevi'ne aitmiş. Ben fiyatların diğer internet kitapçılarına göre neden daha ucuz olduklarını merak ediyordum, acaba korsan kitap mı satıyorlar diye şüpheleniyordum, açıkça bu şüphemi dile getirdim. Meğersem bunlar yayınevi olduklarından diğer yayıncılardan daha ucuza kitap alıyormuşlar, ondan sebep idefix'den daha ucuza kitap satabiliyorlarmış. Bir de kendi dağıtım firmaları olduğu için kitaplar daha ucuza geliyormuş. Eh bana mantıklı geldi.

Epsilon Yayınevi standında da bir yönetici ile epey sohbet ettim. Serileri yarım bıraktıklarından ve özensiz çevirilerinden şikayet ettim:)) Haklısınız dedi, işe alırken çok başarılı çeviri yapan biri kitap çevirirken fena halde çuvallayabiliyormuş. Bu adam bana almayı düşünmediğim bir kitap gazladı, edisyonunu kendi yapmış, çevirisi çok güzelmiş falan feşman. Ne yapayım aldım gitti.

Şimdi aldığım kitaplara geçebiliriz, işte hepsinden tadımlık bir kuple ile en son Kitap Fuarı ganimetlerim:

Travma, Steve Hamilton, Koridor Yayıncılık. Özgün içeriğiyle en iyi roman dalında 2011 yılının Edgar Ödülü'ne layık görülen Travma; karakterleri yalnızca belleğinize kazımıyor, aynı zamanda kombinasyonlar ve olasılıklar akkında sizi kışkırtıcı bir yolculuğa davet ediyor.

Soygundan sonra Lito Amcam gidip kendine bir silah aldı. Bir tabanca almıştı ama kesinlikle hırsızın kullandığından farklı bir şeydi.


Psiko Analist, John Katzenbach, Koridor Yayıncılık. Doktor Starks'ın kaderi, intikamını dolambaçlı yollardan almak isteyen ürkütücü derecede zeki bir psikopatın ellerindedir.

Tek bir takvim yaprağı. Ağustos ayının ilk günü olan o tarihe kocaman bir X atılmıştı.


Zindan Adası, Dennis Lehane, Artemis Yayınları. Uğultulu Tepeler atmosferinde geçen psikolojik bir gerilim, şiddet ve şeytanın romanı.

Ada, denizden bakıldığında pek bir özelliği yokmuş gibi gözükürdü. 1954 Eylül'ünün o sakin sabahında, Teddy Daniels'ın onu nasıl gördüğünü hayal edin.


Sekiz, Katherine Neville, Pegasus Yayınları. Bir yanda, Fransız Devrimi'nin en hareketli günlerinde sır dolu bir satranç takımı etrafında örülen, müzikten mitolojiye, felsefeden matematiğe, simyadan kimyaya uzanan kıyasıya bir mücadele. Diğer yanda, petrol şirketlerinin ve diğer çok uluslu şirketlerin dünyaya damgasını vurmaya başladığı 1970'lerde şekillenen ve kökenleri tarihin derinliklerine uzanan "canlı bir satranç oyunu".

O bahara le Printemps Sanglant, Kanlı Bahar diyorlardı. O yıl kiraz ağaçları, yüksek dağ zirvelerindeki karlar erimeden çok önce çiçek açmıştı.


Temizlikçi, Paul Cleave, Pegasus Yayınları. Kanınızı donduracak bir seri katil romanı.

Saatime baktım. Onunla yolculuk güzel olurdu ama cesedini nereye atacaktım?


27 Kemik, Jonathan Nasaw, Pegasus Yayınları. Kemiklerinize kadar işleyecek soluk kesici bir gerilim.

Meşalenin ışığı titreyerek mağaranın tavanına doğru yükselen yağlı bir is çıkardı. Emily Epp yerde duran çarmıhtaki cansız bedenden geriye yalpaladı.


Oda, Emma Donoghue, Doğan Kitap. Oda Jack'in yuvasıdır, oysa Anne için burası yedi yıldır kapatıldığı zindandan başka bir şey değildir.

Öteki gezegenlerde, çok büyük ve yakın olanlar dışında, çoğunlukla yüzlercesi birlikte ekrana sığabilen kişiler var.


Ruh Koleksiyoncusu, Tess Gerritsen, Doğan Kitap. Bir Rizzoli & Isles polisiyesi.

Maura adama bir çift eldiven uzattı, kendisi de ellerine lateks eldivenleri geçirdi. Maura çarşafı kaldırmak için uzandı, örtü açılırken Jane karşılaşacağı görüntüye kendini hazırlamaya çabaladı.


Mefisto Kulübü, Tess Gerritsen, Doğan Kitap. Bir Rizzoli & Isles polisiyesi.

Duvarın üstünden bakınma riskine riskine girip sokağa göz attı. Hiç kimse yoktu.


Canım Erdalım Sevgili Babacığım, Can Dündar tarafından yayına hazırlanmış. Can Yayınları. İsmet İnönü ile Erdal İnönü'nün mektuplaşmalarından oluşan bir kitap.

Erdal, sevgili oğlum,

Bu mektubu trende, Polatlı'dan Ankara'ya giderken yazıyorum. Bugün dördüncü gün ki Ankara kazalarını dolaşıyorum. Cumhuriyet'in 25. yıldönümünü resmi törenden evvel kutlamak için.


Çırak, Tess Gerritsen, Martı Kitabevi. Bir Rizzoli & Isles polisiyesi.

Rizzoli, adama cevabını vermemek için kendini zor tuttu, ortam zaten yeterince gergindi.


Günahkar, Tess Gerritsen, Martı Kitabevi. Bir Rizzoli & Isles polisiyesi.

Fare Kadın. İşte yaşamının bittiği yer diye düşündü Maura masada yatan cesede bakarken.


İkiz Bedenler, Tess Gerritsen, Martı Kitabevi. Bir Rizzoli & Isles polisiyesi.

Rizzoli, Maura'nın çalışma masasının yanına bir sandalye çekip oturdu ve ellerini göbeğine yasladı.


Siliniş, Tess Gerritsen, Martı Kitabevi. Bir Rizzoli & Isles polisiyesi.

Ceset aniden gözlerini açtı.


Tatlı Rüyalar, Alper Canıgüz, İletişim Yayınları. Psiko-absürd romantik komedi.

25 yaşında, iyi eğitimli, iki yabancı dil bilen sağlıklı genç, geri kalanını temin edebilmek amacıyla hayatının bir bölümünü satıyor.


Gizli Ajans, Alper Canıgüz, İletişim Yayınları. Eğlenceli, heyecanlı ve kışkırtıcı bir absürd roman.

Patronumuz Şeytan Bey'dir ve sizden de çok hoşlandığını söyleyebilirim.

Oğullar ve Rencide Ruhlar, Alper Canıgüz, İletişim Yayınları. Polisiye, fantastik ve mizahi edebiyatın tatlarını ustaca kaynaştıran bir roman.

Beş yaş insanın en olgun çağıdır, sonra çürüme başlar.


Kaos, Leonard Rosen, Epsilon Yayınları. Yıldırımlar ile ağaç dalları, kan damarları ile şehir sokakları arasındaki benzerliklere hiç dikkat ettiniz mi? Sizce kuralları kim koyuyor?

Ravensplein Otel'in lobisi Poincare'ye genç bir delikanlıyken uzak durduğu sokak köşelerini düşündürdü.


Altın Kuşun Mezarı, Elizabeth Peters, Epsilon Yayınları. Bir Amelia Peabody polisiyesi. Mısır'da geçen, arkeolojik polisiye serisinden yeni bir macera.

Howard Carter Luxor tüccarlarını ziyaret ettiğinde Emerson kendini kontrol etmeye çalışıyordu. Cyrus'un isteğiyle Batı Vadi'deki kazılarına devam etmeyi kabul etti; ama kalbi başka yerdeydi.


Kadın Dedektif, Alexander McCall Smith, Epsilon Yayınları. Bir probleminiz var ve kimse size yardım edemiyorsa yolunuz Botswana'nın tek kadın dedektifi Mma Ramotswe'nin bürosuna düşecektir.

Mma Ramotswe'nin Afrika'da, Kgale Tepesi'nin eteklerinde bir dedektiflik bürosu vardı. Büronun tüm mal varlığı küçük beyaz bir kamyonet, iki masa, iki sandalye, bir telefon ve eski bir daktiloydu.

Kedilere Dair, Doris Lessing, Metis Kitabevi. Has yazar Doris Lessing'in hayatına girmiş kedilere dair bir güzelleme.

Ah kedi; derdim, daha doğrusu tapınırdım: Güzeeeel kedi! Nefis kedi! Zarif kedi! İpek kedi! Tüylü baykuş gibi yumuşacık kedi, kelebek patili kedi, süslü kedi, inanılmaz kedi! Kedi, kedi, kedi, kedi.


Kitapları yüklenip kara kara eve nasıl döneceğiz diye düşünerek fuardan çıktık. Neyse, dönüşümüz korktuğum kadar çileli geçmedi. Çıkışta hemen direkt Taksim'e gelen bir dolmuş bulduk oh, otura otura 45 dakikada Taksim'e, oradan da bir otobüsle evimize geldik. Eve geldiğimde dilim damağıma yapışmış ve açlıktan midem kazınıyor idi. Yemek yedim, şimdi de kitaplarımı dizip sevip okşamaya başladım:))

Önce hangisini okusam?

xo xo

27 yorum:

  1. ilk gün gitmek gerçekten daha iyi oluyor ama fazla imza günü olmuyor sinir oluyorum. bir sürü kitap almışsın ne güzel. fuardan gelip poşetleri açıp açıp neler aldığına bir daha bakmak gibisi yok.

    YanıtlaSil
  2. Gizemciğim, evet bundan sonra ilk gün gideceğim, nispeten daha rahat dolaşabiliyorum. Varsın imza gnü olmasın, ben pek meraklı değilim, orada bir de tıkış tıkış kalabalıkta ekstra kalabalık kuyruklarara girmek beni korkutuyor açıkçası.

    Kitapları etrafıma dizdim, tek tek sevip okşarken hangisini okuyayım diye düşünüyorum:)

    YanıtlaSil
  3. süpersin
    önce oğullar ve rencide ruhları oku, öğlene kadar biter zaten :)

    YanıtlaSil
  4. Euphoric, onu zaten sayende aldım. Senin tavsiyelerin hep şahane oluyor:) Ben Sekiz'e başlamak için sabırsızlanıyorum ama o zaman önce Oğullar ve Rencide Ruhlar'ı okuyayım madem:)

    YanıtlaSil
  5. Hizmet sektörü ne kadar zor ya, koskoca yayınevi'sin adam gelip sana "korsan mı satıyorsunuz" diye soruyor. Ben olsam en kalın kitabımla bunu sorana kafa göz dalmıştım :D Bir de "eh mantıklı geldi" demiş ya:)) Hayır mail grubunda bu adamların korsan satamayacağını da 45 satır nedenleriyle yazmıştım tabi eşek başıyız ya sormak lazım:D

    YanıtlaSil
  6. Çok sıkı bir polisiye okuyucusuyum. Seçimlerin harika ancak baştan uyarayım, Temizlikçi seni hayal kırıklığına uğratabilir. Belki de alışılmadık tarzda yazıldığı için sevemedim bilmiyorum. Normalde katili merak ede ede ilerleriz sayfalarda, bazen katilin ağzından dinleriz ama katil kendisi hakkında ipucu vermez. Temizlikçi'de böyle değil. Direkt katili tanıyoruz onun ağzından okuyoruz, hakkında her şeyi hemen öğreniyoruz... Geriye sadece "Ne zaman yakalanacak?" sorusu kalıyor merak edilecek.

    Rizzoli & Isles serisi harikadır!

    Bu arada, Temizlikçi hakkında çok fazla spoiler mı verdim ben? Umarım öyle değildir :)

    YanıtlaSil
  7. oh kitaplara bak! yarısından çoğunu bilmiyorum, sen yazarsın kitap kulübü'nde bunları okudukça, ben de ona göre karar veririm alıp okuyacaklarıma artık :))

    YanıtlaSil
  8. ağzımın suları aka aka okudum yine:(((

    ohh güle güle oku judycan

    bence önce Oğullar ve Rencide Ruhlar ile başla..

    iyi haftalar..

    YanıtlaSil
  9. Euphoric: bayıldım bayıldım:) Alper Kamu fanıyım bundan böyle:))

    YanıtlaSil
  10. Korhan: canım yayınevi haddini bilsin, şüpheli derecede ucuz kitap satınca kıllandım, ne de olsa idefixin kol gibi geçirmelerine alışkınım :) sonra 6 tane kitap aldık kafama vurmak ne demek kurabiye ikram ettiler:)
    gruptaki mailini vallah anımsayamadım, ben sordum içim rahat etti:)

    YanıtlaSil
  11. Hayat Devam Ediyor: bilmem spoiler oldu mu? Ama içinden alıntıladığım cümlede anladıydım seri katilin olayı anlattığını. Şimdi Rizzoli komalarındayım, Çırak müthiş gidiyor. Beri yandan Sekiz'e de başladım, lanetli bir kadim satranç takımı etrafında dönen esrarlı bir macera. Akşam olsa da eve gidip gömülsem kitaplarıma:)

    YanıtlaSil
  12. rock lee: geçirmişler olsun:)

    YanıtlaSil
  13. Çavlan: başladım okumaya canım, ah keşkem bayram tatili bu hafta olaydı:) son günlerde kaybettiğim okuma iştahım feci halde geri geldi, bayılana kadar kitap okumak istiyorum:)

    YanıtlaSil
  14. Nilmoon: okudum valla dediğiniz kadar varmış, tam evlere şenlik bir roman:)
    bayram tatili sonrasında inşallah iyi geçer haftamız:)

    YanıtlaSil
  15. aslı adamımızın dizisi dün başladı bu arada, özlemişim herifleri valla :)

    YanıtlaSil
  16. Mehmet : heaa başladı la! :)) amirim ikinci kitapta hiç konuşmuyordu onu yaptılar nihayet, mükemmeldi:) filmden daha iyiydi valla. Peki ama çinayet büro ve sorgu odası, amirimin odası filan neden değişmiş?

    YanıtlaSil
  17. ama ama ama yaaaaaaaaaaaa.... ben de birlikte gideriz, dönüşte de evde parti yaparız diye hayaller kuruyordum. sattın beni kuzi.

    YanıtlaSil
  18. ama ama ama yaaaaaaaaaaaa.... ben de birlikte gideriz, dönüşte de evde parti yaparız diye hayaller kuruyordum. sattın beni kuzi.

    YanıtlaSil
  19. ben de sonunda kitap fuarı günümü yazdım! ama sen ne güzel bi dolu kitaplar almışsıın! bayıldım valla kıskandım seni :)

    YanıtlaSil
  20. İlk Çırak'la mı başladın okumaya? Serinin ilk kitabı Cerrah diye hatırlıyorum :)

    YanıtlaSil
  21. La Capitana : canım bayram münasebetiyle bu sene programımız şaştı,canımız sağolsun:) partiyi her şekil yaparız çok şükür canım benim:)

    YanıtlaSil
  22. Mia Wallace : dur okuyamadım daha, şimdi gelip bakıyorum Miacım:) Ya hayat hep tatil olsa, birisi de hep para verse gezip tozup kitap alıp ede yatıp okusakkk:))

    YanıtlaSil
  23. Hayat Devam Ediyor : yok yok, Cerrah ilk kitap, onu okumuş idim, Çırak da onun devamı imiş zaten okudum bile:) Sıradaki gelsin:)

    YanıtlaSil
  24. Rizzoli & Isles dizisi de var. Başladım izlemeye ama Çırak'tan başlıyordu ilk bölüm ve olaylar kısacık sürede çözülüyordu beğenemedim...

    YanıtlaSil
  25. Hayat Devam Ediyor : Ben diziyi izliyorum ama kitaplardan bağımsız düşünüyorum , tiplerin olayların kitaplarla pek alakası yok amma dizideki ablaları ve birbirleriyle uyumlarını sevdim. Böyle çok eğlenceli, zevkli geliyor bana:))

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.