En İyi Film, Selznick Yapımcılık ve MGM
En İyi Yönetmen, Victor Fleming
En İyi Kadın Oyuncu, Vivien Leigh
En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu, Hattie McDaniel. Dadı rolüyle Hattie Oscar ödülü kazanan ilk zenci oyuncu olarak tarihe geçmişti ancak ırkçılıktan kurtulamamıştı. Hattie ve refakatçisi, tören esnasında Rüzgar Gibi Geçti ekibinden ayrı olarak iki kişilik bir masada oturmak zorunda kalmışlardı.
Vivien Leigh ve Hattie McDaniel |
En İyi Senaryo, Sidney Howard. Yazar film gösterime girmeden önce çiftliğinde traktör kazası geçirip ölmüştü. Öldükten sonra Oscar kazanan ilk kişiydi.
En İyi Sinematografi, Ernest Haller ve Ray Rennahan
En İyi Sanat Yönetimi, Lyle Wheeler
En İyi Kurgu, Hal Kern ve James Newcom
Özel Ödül, Teknik Başarı Ödülü, teknik efektlerin kullanımında çığır açtığı için Robert Musgrave
Özel Ödül, dramatik renk kullanımındaki olağanüstü başarısı ile William Cameron Menzies
Irving G. Thalberg Ödülü, sürekli başarılarından ötürü David O. Selznick
Vivien Leigh ve Olivia De Havilland, Oscar ödül töreninde |
Hattie McDaniel Oscar ödül töreninde |
David O.Selznick ve Vivien Leigh Oscar ödül töreninde |
Hiç bir film bu kadar ödül kazanmamış; hiç bir film bu kadar izlenmemişti. Rüzgar Gibi Geçti, tüm dünyanın okuduğu romandan tüm dünyanın izlediği filme dönüşmüştü. İşte David Selznick'in bu filmi nasıl yaptığını öğrendikten sonra; bir daha asla iyi bir kitaptan kötü bir film yapılmasını kabul edemedim. Bana göre, Rüzgar Gibi Geçti, kitaba bu denli sadık kalarak film haline gelebiliyorsa; misal Harry Potter ve Melez Prens de aynı başarıyla filme çekilmeliydi.
Sahaflardan bulduğum bir hazine, Rüzgar Gibi Geçti fotoromanı. |
Ne yazık ki basım yılı yazmıyor |
Rüzgar Gibi Geçti'yi hırsı, tutkusu ve azmiyle hayata geçiren iki kişi, David O. Selznick ve Vivien Leigh idi.
David O. Selznick, bir sonraki sene Rebecca filmi ile bir kere daha Oscar kazandı. Alfred Hitchcock'u Amerika'ya getirip yönetmenin Amerika'da kariyer yapmasını sağlamıştı. Rebecca'dan sonra yapım şirketini kapattı. İlerleyen senelerde borçları yüzünden Rüzgar Gibi Geçti'deki haklarını satmak zorunda kaldı. Hep Rüzgar Gibi Geçti'nin sonraki başarılarını gölgelediğine inandı. 1965 senesinde, 63 yaşında kalp krizinden öldü.
Clark Gable, Vivien Leigh, David O. Selznick |
Vivien Leigh, 1940 senesinde hayatının aşkı Laurence Olivier ile evlendi. Waterloo Köprüsü, Kleopatra, Lady Hamilton gibi az sayıda nitelikli filmde oynadı. Sir ilan edilen kocası ile tiyatronun altın çifti olarak sayısız oyun sergilediler. Vivien'in üzerinde bir gölge gibi daima onu takip eden manik depresif hastalığı ve olağanüstü güzelliği sebebiyle bir oyuncu olarak ciddiye alınmama takıntısı, yıllar geçtikçe Olivier ile ilişkisini zedeledi. Vivien, 1951 senesinde Marlon Brando ile oynadığı İhtiras Tramvayı filmi ile ikinci Oscar ödülünü kazandı. 1960 senesinde Olivier ile boşandılar. Şok tedavileri gören Vivien'in durumu kötüleşmeye başladı. 1965 senesinde son filmi Aptallar Gemisi'ni çekti. 1967 senesinde hayatında ikinci kez vereme yakalandı ve 8 Temmuz'da, 53 yaşında bu güzel, ufak tefek, yeşil gözlü kadın öldü. İçinde hiç durmaksızın yanan o ateş sonunda kendi kendini tüketmişti.
Sir Laurence ve Lady Olivier |
Clark Gable, Carole Lombard |
Leslie Howard, gönülsüzce rol aldığı Rüzgar Gibi Geçti filminin ardından İngiltere'ye döndü ve İkinci Dünya Savaşında ülkesine destek olabilmek için uğraştı. Çeşitli savaş filmlerinde oynadı. 1943 senesinde Lizbon'dan Londra'ya dönerken bindiği yolcu uçağı Alman saldırısı sonucu düşünce, hayatını kaybeden 17 kişiden biri de Leslie Howard idi.
Leslie Howard |
Olivia De Havilland, Rüzgar Gibi Geçti filminden sonra daha ciddi ve zorlayıcı rollerde oynamaya çalıştı. 2 kere En İyi Kadın Oyuncu Oscar ödülü kazandı. 70'li yıllara dek kariyerini sürdürmeyi başardı. 1965 senesinde Cannes Film Festivalinin ilk kadın jüri başkanı oldu. 1987 yılında televizyon dizisi Anastasia ile Altın Küre kazandı. 2010 yılında Fransa tarafından Légion d'honneur nişanına layık görüldü. Olivia, halen hayatta ve yaşamına Fransa'da devam ediyor.
Olivia De Havilland, 2003 senesinde Oscar sahnesine geri döndüğünde dakikalarca ayakta alkışlanmıştı:
Onu dünyaya getiren oyuncular yaşlanıp öldüler. Beyazperdede ise Rüzgar Gibi Geçti hep taze ve canlı kalacak. 75 yıl boyunca defalarca gösterime giren film; bir kısmıyla gerçek bir aşk, savaş ve ölüm destanı; bir kısmıyla karşılıksız aşklar, yanlış anlamalarla dolu bir melodram; fakat yüzde yüz, tamamen bir kadının; başına ne gelirse gelsin ayakta kalmaya ve yoluna devam etmeye kararlı, ufak tefek, güzel ve çok güçlü bir kadının hikayesi. Katie Scarlett O'Hara; edebiyatın ve sinema tarihinin en unutulmaz kadın kahramanı: