20 Temmuz 2009 Pazartesi

Drakula'nın gelini

Haftasonu "Batman Begins" ve "The Dark Knight" filmlerini izledim sayın seyirciler.

İlkini yıllar önce izlemiştim, ama karanlık bir kopya cd versiyonunu. Bu yüzden 2 filmin de dvdsini aldım.

İlk filmde Bruce Wayne'nin Batman oluşunu izliyoruz. Bu arada akıl hocası da kim? Qui Gon Jinn ! Hani Star Wars'da Obi Wan Kenobi'nin üstadı, Anakin'i galaksinin başına saran Liam Neeson. Burada da Bruce'a korkularını yenmeyi öğretip suçun doğasını anlatmaya çalışıyor. Ulan bütün filmler aynı yemin ediyorum, Kung-fu Panda'ya bak o da aynı, akıl hocası ve ibiş öğrenci.

Neyse sonunda kahramanımız maskesini takıp Batman oldu. Filmde Gotham polis şefini de Gary Oldman oynuyor. Hastasıyız. Psikopat poliste ne kadar mükemmeldi, ve yüzde yüz dürüst, aile babası poliste yine mükemmel. Ne şahane bir adamsın sen Geriii!
Pazar günü de ikinci filmi izledim. Filmin başındaki soygun sahnesi zekiceydi ve Heat filmini anımsattı bana. Sonra Heath Ledger'in cani Joker'i ... En sevdiğim kısım hemşire kıyafetinde hastaneden çıkması ve o sırada arkasınki patlamalar idi.
Fakat bu filmde oscar alması gereken Gary Oldman imiş bence arkadaşım. Çok etkilendim , hatta filmin ortasında polis şefi Gordon, valiyi kurtarmak için kendini feda edip ölünce neredeyse ağlayacaktım yemin ederim. Çıldırdım yahu, daha filmin yarısında adam öldü gitti, nasıl seyredeceğim şimdi, ilerde çekilecek filmlerde de olmayacak derken, meşhur kamyon taklak sahnesinde ortaya çıkmasın mı kahraman Gordon? Meğerkim Joker'i yakalamak için dalavere çevirmişler, oh karısı bunu sağsalim görünce patlattı tokadı, eline sağlık.
Filmin sonu da çok güzeldi, Joker'in kazanması, Batman'in kahraman değil de bir karanlık şövalye olduğuna dair Gordon'un tiradı... Devam filmini bekliyoruz helecanla.

Sonracığıma tabii daha fazla Gary Oldman istedim ve yatmadan önce Francis Ford Coppola'nın Bram Stoker's Dracula filmini izledim sayın seyirciler, hayatta en çok sevdiğim filmler içindedir bu yakıcı aşk hikayesi.
Gary Oldman muhteşem ve harikulade korkunç idi bu filmde. Neyse şimdi bu filmi anlatmaya gerek yok, filmden sonra soğuk bir duş alıp yattım , çok sıcaktı... ve rüyamda Drakulanın gelini olmuştum dostlar püüahahahahaa. Yaa ne güzel rüyaydı anlatamam.


Ah Drakulacığım. Take me away from all this death. I have crossed oceans of time to find you.

Then, I give you life eternal. Everlasting love. The power of the storm. And the beasts of the earth. Walk with me to be my loving wife, forever.

I condemn you to living death. To eternal hunger for living blood.

I... love you too much to condemn you.

6 yorum:

  1. Aslında üzerine aylarca konuşulabilecek sayfalarca yazılabilecek bir film olsa da, sinema derslerinde okutulması gerekse de, görünen o ki gayet güzel bunun farkında olunduğundan sadece şu eklemede bulunayım dedim: Bu filmin soundtracki kadar etkileyici nadiratta bir film müziği zor bulunur. O nasıl bir uyumdur kendi görseliyle? Karanlıkta tek başına dinleyip de tırsma kolaysa.(Aylarca aradıktan sonra Akmar'da güç bela bulduğumda nasıl da atlamıştım İ.Ö.94te{İnternetten Önce})

    Gelinlerden biri de Monica Belucciydi bu arada. Bi de sanırım Meat Loaf o gelinlerin Keanu'yu emdiği sahnesinden araklamıştı o ismi bitmeyen şarkısına çektiği klibi.

    Liam Neeson'ı ise o ağlamaklı ifadesi dolaysıyla bi türlü rollerinin kalıbının adamı olarak görememişimdir (Schindler hariç). Hani aile babası falan oynamalı sanki daha ziyade. Yalnız son filmi sanırım, "96 saat"te oynadığı kızı kaçırılan sert ajan rolünde hakikaten bu tür bir role de bayağı uymuştu. Gary'ye zaten laf yok.

    YanıtlaSil
  2. yaaaa demek sende soundtrack'i var
    vallahi kıskandım..

    Evet bana kalsa günler aylarca Dracula'dan konuşabilirim, o yüzden arkadaşlarıma film partisi vereceğim, herkes izlesin ki, muhabbetini yapabilelim. Beni kesinlikle en çok etkileyen filmlerdendir. Star Wars gibi Dracula'yı da sayısız kere izlerim, yine de izliyorum.

    YanıtlaSil
  3. o zaman benim gelişim beklensin parti için diyorum , başka da bişiy demiyorum :)

    YanıtlaSil
  4. O halde: Tekrar izlendiğinde müziklere dikkat. O dönemden bi de 1492 ve Last of the Mohicans vardı ki ikisinin toplamı Dracula etmese de pek ziyade severdim bu ikisinin müziklerini...
    Ta ki Ennio Morricone'nin külliyatını keşfedene kadar.

    Hepimiz İyi Kötü Çirkin vb westernlerin müziklerini tanısak da bu dahi arkadaş 1959'dan bu yana içlerinde Mission'dan Untouchables'a; Bir Zamanlar Amerika'dan Orca'ya hemen herkesin kendi favori filmlerinden birkaçını bulabileceği yaklaşık 500kadar film ve dizinin (haliyle her birindeki onlarca parça ile sayısı binleri bulan) olağanüstü güzel müziklerini bestelemiş. Şu anda 81 yaşında olup hala çekilmekte olan gelecek filmlere müzik bestelemeye devam ediyor ki bu da ayrı bir takdir konusu. Kanımca 200 yıl önce falan doğsa Mozart gibi bir adam olacaktı.

    YanıtlaSil
  5. canım Charlottecuğum, beklemez miyim, sana özel gösterim bile yaparım.

    Mehmet, benim en sevdiğim film müziği bestecisi John Williams tabii ki :))

    YanıtlaSil
  6. Nedenini tahmin ettim sanırım: Star Wars olsa gerek...Ama E.M.i cidden keşfetmenizi tavsiye ederim. John Williams benim de 2 numaram Jaws ve Indiana Jones dolayısı ile. 3 numara ise tabi ki Yaşar Alptekin'in Lambadası! ne yazık ki sadece dans etmiş o filmde:( keşke lambadayı söyleseymiş de :((

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.