12 Nisan 2010 Pazartesi

Lazanya Partisi, Bebek baharı, kedili Japon deneyi

Cuma akşamı Minik Sinem arkadaşımızda lazanya partisine davetli idik sevgili dostlar. Arzu ve Sino önden yemekleri hazırlamışlardı ve biz de Şili şaraplarımızı alıp parti mekanına vardığımızda sofra çoktan humuslu cips (ev yapımı nachos) ve yeşil salatalarla şenlenmişti




Yoğun tezahüratlarımız eşliğinde sonunda lazanyalar (2 tepsi yapmışlar biz oburları doyurabilmek için:)) masaya teşrif ettiğinde artık açlıktan bayılmak üzereydik. Yumuşacık, kıymalı , beşamelli, üzerinde kaşşarı nar gibi kızarmış lazanyalar bir lezzet ırmağı gibi damağımızdan göbeğimize doğru ılık ılık inmişti.


lazanyanın mükemmel tadını Frontera isimli cabernet sauvignon üzümlerinden yapılma kırmızı Şili şarabıyla vurgulamıştık


Aslında lazanyaları yiyip orada dursak , belki bu ziyafet o kadar zararlı olmayacaktı ama tabii yemeğin üzerine pislik şeylerle doymayan nefsimizi körelttik, hem de Sex and the City izleyip Mr Big'i dikizleyerek eğlendik.

cips, kek, çekirdek, soslu mısır:


biz nasıl bi tipleriz ki kendi fotomuzdan çok yemeklerin fotosunu çekiyoruz?


işte nadir bir foto, real fiesta seyyahları yanyana :)

Veee, herşeyi yiyip bitirdikten sonra Minik Sinem günlerdir sakladığı MAGNUM MINI paketini ortaya çıkarttı dostlar, valla helal olsun dedim, ben olsam bu kadar gün hayatta saklayamaz, hepsini yer bitirirdim.


İşte bu ziyafetten sonra eve dönüp 1 demlik Kolombiya kahvesini zor içtim, hazmettirsin diye, anca hazım olayından sonradır ki yatıp uyuyabildim. Sanırsam sadece 1 dilim lazanya yemeliydim.

Cumartesi sabahı Sino ve Sewal arkadaşlarım gezmeye Bebek'e geldiler. Ben de onlarla tam Nero 'nun önünde buluştum ve deniz kenarında güzelim güneşli havanın tadını çıkarttık. Pırıl pırıl sıcak güneşe rağmen rüzgar çok soğuk esiyordu, kulaklarım dondu.


Nero'da ben üzeri çileklerle kaplı minik kıtır tart yedim, Sino cevizli,çilekli puding gibi bişey yedi, Seval de içinde hiç un olmayan cevizli kakaolu harika bir tatlı yedi.




Bebek baharı :

İyice üşüdükten sonra kalkıp biraz yürüdük, sonra geri dönüp eskiden hani Vakko olan yere açtıkları BAYLAN pastanesine oturduk, üst katta tam meydana bakıyorsun , sürekli arabalar, insancıklar geçtiği için hiç sıkılmıyorsun.

Baylan'ın camekanı mükemmeldi, çikolatalar ve makaronlar harika görünüyordu, ama fiyatları inanılmaz pahalıydı, Kup Griye - 16 TL YUUUUUUHHHHHH . Yahu yıllarca Kadıköy'deki Baylan'a gittim (üniversite yıllarında) , sonradan da Japon abimle gittim, böyle bir fiyat yok, olamaz. Bebek kazığı bu olsa gerek dostlar. Ya da hakikaten fiyatlar alıp başını gitmiş.

Tavuklu , mantarlı milföy börek :


5 TL'lik Baylan çayı :


Baylan çıkışı arkadaşlarımla vedalaşıp eve doğru döndüğüm anda küüt diye Sibelinsularla çarpışmayayım mı? Aman ne güzel oldu, hemen kendime Mini dondurmadan sezon açılışı dondurması ısmarlattım:))) (Sezon fiyatı 3 top 4,5 TL) Sonra Aşiyan'daki çakara kadar yürüdük ama o kadar rüzgar esiyordu ki donmamak için daha ileri gitmeden geri döndük.

Artık rüzgardan mı, güneşten mi bana fenalık geldi Cumartesi gecesi 12'de yatıp uyudum.

Pazar günü geçen aldığım NG Kedi Portreleri kitabından çıkan Kedilerin Gizli Yaşamı isimli belgeseli izleyeyim dedim. Benim kediyi de tv karşısındaki koltuğa oturttum, ne bileyim kedi kardeşlerini görsün, beraber belgesel izleriz diye düşündüm. Film başladı, mivmivmivmivmivmivmivmiv kedi sesleri odayı doldurdu , aman benim kedi delirdi, televizyonun yanına gitti, arkasını araştırdı, arka patileri üzerine kalkıp tv'ye abandı, bu sesler nereden geliyor idi? TV'nin içinde minik kediler mi var idi? Neler oluyor, neler oluyor idi?

Kedicik böylece çıldırınca tv'yi kapattım, günün geri kalanında Lego Batman oynayıp Indy çizgi romanı okudum, hatta gece yatmadan Kristal Kafatası Krallığı'nı izledim:)))

İşte yeni bir haftaya böylece başlamış olduk dostlar.

xo xo

8 yorum:

  1. anam siz evde doritos pişirme kabiliyetine de mi sahipsiniz? bu ne işkence ya

    YanıtlaSil
  2. baskül ailesi gibiyiz Mehmet, beslengeciz:)))) Neyse doritoslar bakkal amcadan, humus antakya'dan orijinal Sinem'in annesi yollamış yaaa:))

    YanıtlaSil
  3. bak aslı rahatsızlanıyorum ayıpptırr!

    zaten bahar gelmiş, iştah mücadelesi veriyoz şurda her alanda, humuslar antakyadanmış, eridik burda. erotik üslubunu da geçtik ama nefsimizi düttün arkadaş. nasıl kıyarsın bizim gibi obur şirinlere arrrrrrrrrr:))

    YanıtlaSil
  4. valla seyyahat blogundan erotik-gurme bloguna nasıl bir geçiş yaptım, ben de anlamadım:)))

    işte obur şirinler olarak bu yaz da tosun tosun dolaşacağız , orası belli oldu.

    Bu arada dün Magnum Gold diye bişe yedim, karamelli magnum ooyyyyyy tavsiye ediyorum:))

    YanıtlaSil
  5. bütün yemek yapan arkadaşlarının arkadaşım olmasını istiyorum juddy, çok şey mi istiyorum ya çok şey mi :)))))

    YanıtlaSil
  6. ayy ne güzel olurdu şekerim, benim dışımda bütün arkadaşlarım da maşallah pek hamaratlar, ben onların sırtından geçiniyorum işte profesyonel yiyiciyim:))

    YanıtlaSil
  7. Yok yok, kesin pataklayacağım o minik poponu, bu bir tehdit değil, amme hizmeti için yapılacak olan bir vaattir canım kardeşim.

    YanıtlaSil
  8. minik mi? püahahahaha
    sağol canım benim:)))
    valla patakla , sonra beni doğğru perihan çiçek'e postalayın lütfen. o beni zayıflatır.:( gerçekten istiyorum bunu.

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.