Ezel 2.Sezon 8.Bölüm : AKIL VE KALP

İşte nihayet Ezel'in dark side'a geçişinin tamamlandığı ve Dayı strikes back dediğimiz müthiş bir Ezel bölümü izledik dostlar. Olaylar derlenip toplandı ve dün akşam bol oyunlu, kumarlı, Dayı'dan aforizmalarla ; intikam, ölüm ve nefretle dolu harika bir dizi izledik. Oh be! Sonunda gerçekten Ezel'in sith savaşçısına dönüşmesi ile gelecek bölümlerde hep hayal ettiğimiz büyük Ramiz Karaeski vs. Kenan Birkan savaşını izlemeyi ümid ediyorum dostlar. Bir de yönetmenimizin eski etkileyici, yaratıcı çekimlerine ve sahnelerine geri dönmesini diliyorum. Senaryo gibi o da kendine gelsin canım.


Lafı fazla uzarmadan bakalım dün akşam neler olmuş.

DİKKAT SPOILER !!!



BU YAZIYI OKUMAK 41. BÖLÜMÜ İZLEME ZEVKİNİZİ KAÇIRABİLİR



EZEL 41. BÖLÜM

AKIL VE KALP

Bölüm başında Ezel gece karanlığında tek başına yürümekte idi, Kenan Birkan'a bir oyun oynadım, aklım kazandı diye kendi kendine konuşmaktaydı. Zaten bu Ezel ahalisinin kendi kendilerine konuşma, aforizmalar saçma merakı beni deli ediyor. Neyse, tam adımını caddeye attı, caaart bi araba durdu önünde, ışıkları Ezel'in gözünü alan...


Ezel, Ali, Cengiz Kenan Birkan'a postayı koymuşlardı ya geçen hafta, dönmüş geliyorlar, yoldalardı. Ali çok sevinçliydi, kazandık da kazandık, iyi peki ama ne kazandık? Eyşan'ın önünde Kenan'ın egosunu vurduk, şimdi hamle sırası onda dedi Ezel.

Eyşan ile Kenan, tuhaf partiden eve dönmüşler, Kenan sinirli ama belli etmemeye çalışıyordu. Eyşan'a "kocanızla metresiniz keyfimizi kaçırdı" dedi ahaahahah. Kaya'yı aradı "sizi eve alayım" Kaya gelince patladı "Bugün bitecek!!!"

Ali'nin ayakları suya ermişti bu arada, Kenan bizim tepemize atom bombası atar diye dertlendi. Cengiz "Ezel oyunda bir yandaş kazandığını sanıyor, Eyşan'ı" diye gözlemledi. Bu arada Ezel evine gitmiş, fırında börek bulmuş, Mert'le abi-kardeş diyaloglarına girmişti, ikisi oturup bir tepsi böreği yedi ayılar.

Kaya Kenan'a durum raporu veriyordu, kırıla döküle "laflar varrr, söylentilerrr..." Kenan kızdı "ÖNSEVİŞMEYİ GEÇ!" AHAHAAHA bayıldım yahu. "İnsanlar Kenan Birkan fazla rahat, bir derdi var diyormuşlar. Bırakın Ezel'i kendi kanallarımızdan halledelim, insanlar her gün trafik canavarına kurban gidiyor, ya da zehirleniyor..."

Eyşan geldi pat diye "bana bırakın" dedi. "Siz Ramiz'den intikam almak istiyorsunuz, ben Ezel'den" Sonra Ezel'i aradı, onun aradığını gören Mert abisine kızdı, "gerçekten abimsen benim ne işin var bu insanlarla, seni tekrar kaybedemem ben" diye ağlandı.

Kaya ile Kenan malikanenin önünde vedalaşırken Kaya "Bu hanıma fazla güveniyorsunuz , siz benim gördüğüm en zeki insansınız ancak bu hanım insanların zekalarını gölgeliyor. Sizin tarafınızda değil" diye konuştu Kenan'la. Kenan Kaya'nın avucuna bir isim yazdı.

Burada ilk bölümlerden bir Dayı moment geldi aklıma dostlar, Dayı zamanında demişti ki "kimin avucuna adımı yazsalar önce bana gelir yeğen ". Ben de "Kimin de havucuna adımı yazsalar önce bana gelirse??" diye düşünüp epey gülmüştüm zamanında HAHAHAAHAH

Kaya'nın eline yazılan isim : Serdar Tezcan idi. Babacık!

Ezel'e Eyşan'dan esemes geldi :) "seni öldürecekler kaç. buradan arama çok tehlikeli"

Ezel sokak oyunu oynamaya karar verdi, ucuzundan poker oyunu bulsun diye Ali'yi sokaklara saldı. Ali abi Tefo'yu aradı ama Tefo "bu sefer gelemem Ali abi" dedi, çünkü Şebnem'le buluşmuş, beraber yaşamayı teklif edecekti. Gelgelelim Şebnem 5 yıldızlı bi otelde Halkla İlişkiler işi bulmuş, hem de otel buna suit oda veriyormuş ohh jakuzili makuzili.. Tefo ezildi tabii, vazgeçti teklif etmekten.

Ezel Cengiz'i Kenan'ın malikanesini götürmüştü, kapının önünde zorla Eyşan'ın geçen bölüm yolladığı boşanma protokolünü imzalattı Cengiz'e, üzerine araba sürdü filan. Cengiz zavallım zırlaya zırlaya imzaladı protokolü. Sonra Ezel kağıtları Cengiz'den alıp bişeyler karaladı son sayfaya, yolladı Cengiz'i aslanın inine.

Cengiz gidip Kenan'ın Boğaz manzaralı eşşek kadar balkonunda Eyşan'la konuştu. Bir şartla kağıtları vereceğini söyledi güzel kadına. "beni son kez öp" Eyşan sayfalara bakarken Ezel'in mesajını gördü "Kenan'ı yalnız yakalamamız lazım, yardım eder misin?" (Tabii cahil kaka Ezel misin'i bitişik yazmıştı ben ayırdım ıyhhh:)

Eyşan Cengiz'i öptü, sonra da kulağına EVET dedi , perişan Cengiz malikaneden çıkarken Kenan pencereden bakıyordu, suratında o kocaman yavşak muhteşem sırıtmayla, bir de Cengiz'e el sallamasın mı? Cengiz gidip Ezel'e Eyşan'ın onlara yardımcı olacağını söyledi.

Eyşan ile Kenan Birkan muhabbette idiler. Kenan "Ezel'e nasıl baktığını gördüm" dedi, Eyşan "yanlış anlamışsın" ayağı yapınca "yok, birilerini hala sevebilmek güzel birşey, hoşuma gidiyor benim" dedi, ne enteresan adam şu Kenan! Zaten onun derdi bu değilmiş, "benim sana nasıl baktığımı görmedin" dedi Eyşan'a. "Gördüm" dedi Eyşan "bakmak istemiyor gibi bakıyorsun" diye meydan okudu Kenan'a. "Evet, çünkü aklımı kullanmak istiyorum, gerçekçi olmak istiyorum" "Birinizi seçeceğim zaman geldiğinde onu seçeceğimi düşünüyorsun" "Onu seçeceğini biliyorum, Ezel de biliyor" Bu lafın üstüne Eyşan elindeki kağıtta Ezel'in yazdığı notu gösterdi Kenan'a "o zaman ikiniz de beni tanımıyorsunuz"

Ali bir oyun ayarlamıştı Ezel ile Cengiz'e. Ezel, Eyşan'ı aradı "bir aya kadar büyük oyuna geçeceğiz, Kenan'ı o oyuna getir, başka birşey istemiyorum" dedi. Eyşan kabul etti, bu esnada Kenan yanında idi ama. Kenan'a dedi ki "Ezel'i avucuna bırakacağım, ne alacaksan al, sonra bırak onu gitsin" Kenan kabul etti bu şartı.

Kenan Eyşan ile Can'a ev tutmuş, bunları oraya götürdü. Evde de Babacık bekliyor. Serdar ağlandı, yalvardı, ne olur izin ver kalayım , gönderme beni diye yerlerde yuvarlandı adeta, Eyşan babasına sarıldı, bunlar böylece biraraya gelmiş oldular.

Sokaklardaki oyuna giderken Ezel "Kağıt oynamayı bana dayı öğretti" diyordu, "ben, ondan öğrendiklerimle yaşıyorum."

Dayı şöyle öğretmişti Ezel'e : "bazen kırmızı halıdan çıkarsın oyuna bazen hamamböcekli merdivenlerden inersin. Masaya oturduğunda kağıtlardan önce adamlara bak. kazandığının bir kısmını fakire vereceksin ki hem sevap olsun, hem de kimse oyununu çözemeden masa senin olsun. Her salonda 1 tane masa vardır, diğer masalar o masaya çıkmak için vardır. Her masada 1 tane adam vardır , diğer adamlar o adama ulaşmak için vardır. O adam birini yenerken seyret, rakibinin nasıl kazandığını öğrendiğinde ona karşı nasıl kazanacağını öğrenirsin. Avcının işi avını elinde tutmaktır, kumarbazın işi iyi çıkış planı yapmaktır. Oynadığın yere göre ağır ağır çıkacaksın salondan ama acele edeceksin"

İşte Tuncel Kurtiz'in muhteşem sesinden bu laflar akarken biz o izbelelik salonda masaları geçip en tepeye ulaşmasını izledik Ezel'in. Kerpeten Abi o tepe masadaki 2 oyuncuyu yakalayıp ellerini ayaklarını bağlayıp çöp konteynerine atmış meğersem, masada yer açılınca bizimkiler çağrılmış. Bunlar adamları üttüler bir güzel, sonra acele ederek arabaya atlayıp kaçtılar mekandan.

Bunlar olur biterken Kaya Bey, Babacık Serdar'ı kıstırdı. Yarın akşam Ezel buraya gelecek, sen de bu arabayla onu ezip öldüreceksin dedi. Serdar çaresiz kabul etti.

Esrarengiz bir adam Ezel'i kumarhane çıkışı takip etmiş, "Meriç bey sizi yarın oyuna çağırıyor" dedi. Bu Meriç bi efsaneymiş, herkesle oynar, hiç yenilmezmiş, kazandığı paraya el sürmez, ya yakar ya atarmış. 2 sene önce Bahamalar'da Ezel'i yenmiş parayı denize atmış, 1 sene önce Cengiz'i yenmiş parayı yakmış filan falan. Ezel'le Cengiz bu adamı yenip onun maskesini takarak Kenoş'u ayaklarına getirtmeye karar verdiler.

Ertesi akşam oldu, "sen abim değilsinnn, ben de gelicemm" diye zırlayan Mert'i de alıp Meriç'in oyununa gittiler, Ali, Cengiz ve Ezel.

Eyşan başladı anlatmaya : Oyunu kazanmanın kuralları var. Ben o kuralların hepsini biliyorum. Rakiplerini kalene çekeceksin, onları rahat ettireceksin, sonra sessizce aralarını açacaksın. "

Bizimkiler oturup beklerken, Ali bulmaca çözeyim diye gazeteyi açtı, anam, maviş gözlü psikopat katilin fotoğrafı "yeni bir hastane firarı" diye haber olmuş herif, birisi de bu haberi kalemle daire içine alıp "ODA 9215" yazmış. Ali pek heyecanlandı, kalktı gitti Converseli psikopat katili bulup harcamaya.

Ezel ile yalnız kalan Cengiz oyun odasına yürümeye başladılar, o esnada kapı aralığından Eyşan'ı görünce Cengiz bıraktı Ezel'i, girdi Eyşan'ın yanına.

Anaaaa, Ezel kaldı sap gibi tek başına, adamın yanına gitti öyle.


Odada Meriç değil, dün gece Ezel'i oyuna davet eden ve aslında Kaya'nın elemanı olan herif oturuyordu, klasik müzik çalıyordu tıngır tıngır. Adam dedi ki "kapıyı kapattıktan sonra oyun bitene kadar kimse girip çıkamaz, ve klasik müzik çalacak"

Saklandığı odada Eyşan üzerinde minik, bol siyah elbisesiyle Cengiz'i bir güzel kandırdı." Ezel'i yalnız bırak, yanına gitme" dedi, "istersen o kağıtları imzalamayız, yırtar atarız" dedi. "Bir şartla, Ezel'e yardım etmeyeceksin" dedi. "nasıl yaparım bir daha?" diye sordu Cengiz, "kolaylıkla" dedi Eyşan , Cengiz kağıtlara baktı, "olur mu?" diye sordu Eyşan'a, "olur olur" dedi Eyşan. Cansu Dere o kadar güzel ve baştan çıkarıcıydı ki, ne kadar beğenmesek de bazen, bu rolü başkası oynayamazmış gibi hissettim dostlar bu sahnede.

Ali 9215 nolu odaya gitmiş, Kenafir gözlü elinde pompalı tüfek içerde bekliyor idi.

"Herkesin yüreğinde aklının tıkandığı bir zaafı var, o zaafı kullanırsan taşları istediğin gibi oynatırsın . Kimi öfkesine hakim olamaz, kimi fazla aşıktır. "

Cengiz otelden çıkıp kaçtı, ama dışarıda abisini bekleyen Mert görmüştü onu.

Arkadaşlarının gelmeyeceğini, tek başına kaldığını anlayan Ezel yavaşça kapıyı kapattı.
"kimi de kendine fazla güvenir."

Eyşan'ın Cengiz'i kandırdığı odaya Kenan geldi, "şahanesin" dedi o geniş gülümsemesi ile "seyredelim mi?"

Meriç kılıklı adam Ezel ile oynarken, Kenan ile Eyşan yan odadan izlediler, kartları gören Kenan adama taktik verdi, Ezel yenildi. Ama olayı da çözmüştü bu esnada.

"Oynamak zorundaydım oynadım ama Kenan Birkan'a kaybettim. Ona ne kaybettim. Her şeyimi. KONUŞ BENİMLE!!!"


Kenan ile Eyşan geldiler, Kenan karşısına oturdu Ezel'in. "oynadığım en iyi kumarbazsınız Ezel bey, sadece benden daha iyi değilsiniz. Bu güzel hanımın size ihanet etmeyeceğini sandınız ama yanıldınız" Elini Eyşan'a uzattı ama o ne? Eyşan birden Ezel'in arkasına geçti!

Ezel "Ali Temmuz'un yanına gitmedi" dedi , "Senin korumaları haklamaya gitti. Buraya her şeyi bilerek geldik. Seni kapana kıstırmaya geldik.

Kenan şok olmuştu "Eyşan niye?" "Ölmesin diye. Bir kere öldürdüm, bir daha benim elimden ölmeyecek"

"öldürdün beni" Kenan Birkan/Haluk Bilginer , ah nasıl bir andı bu?

Sonra Kenan bir kart çekti, "unuttuğunuz bir şey var Can!" Bu sefer Ezel şok oldu. "Her şeyimi bir kadına teslim ederim mi zannetiniz, elimde son kozum olmadan gelirim mi zannettiniz? yarım saat sonra Temmuz Can'ın yanında olacak"

"Ne istiyorsun?"

"Ben bu karta Can'ın yerini yazacağım, siz o karta Ramiz'in yerini yazacaksınız. Siz ailenize kavuşacaksınız, ben intikamıma kavuşacağım. "

Eyşan çok kızdı , bağırdı çağırdı, ama yapacak bir şey yok, kartlara herkes adresleri yazdı, Ezel "şimdi gördün mü katilin kim olduğunu Eyşan?" dedi şeytan sevgilisine.

Bu esnada Babacık Serdar arabada bekliyor, hem içiyor hem ağlıyordu "gelme Ezel, gelme güzel kardeşim"

"Kazanmanın tüm kurallarını biliyorum ama tüm kuralların canı cehenneme diyorum"
Ezel ve Kenan kartları değiştirdiler, "kartına baksana" dedi Eyşan Kenan'a, Ezel karta hiçbirşey yazmamış idi. Kenan'ın suratının dikişleri patladı, yüzü bööyle düştü:)

Ezel Cengiz'i aradı, "Can yanında mı?" El cevap : "Yanımda, arkadan girip aldım hemen"

Meğersem Eyşan hani Cengiz'e "bu kağıtları yırtarım" deyip boşanma kağıtlarını göstermişti ya, kağıda "Can'ı evden al" gibilerden birşey yazmış.

KENAN BİRKAN KAYBETTİN dedi Ezel.

"Sizi mahvedeceğim biliyorsunuz değil mi, unufak edeceğim"
"Bekliyoruz"
"Bekleyin"

Ali bu arada Kenan'ın kafasına silahı dayamıştı ama Eyşan mani oldu onu öldürmesine. Yeter artık silah, cinayet dedi.

Elemanlar mekandan çıktılar, Mert arabayı almış gitmiş, Ali çok sevinçliydi "bu sefer iyiler kazandı di mi lan?"

Eyşan, Cengiz'le gelen oğlunu alıp taksiye binip gitti. Ezel de mutlu mesut evine döndü. Annesine babasına sarıldı. O sırada telefon çaldı, Ezel'in elinde babasının yeni yaptırttığı aile fotoğrafları vardı, aldığı haberle Ezel'in elinden fotoğraflar yerlere saçıldı.

Meğersem, salak Mert, Cengiz'i takip etmiş aman abimi kandırmasın diye, hay gerizekalı, Cengiz de Can'ı almak için Eyşan'ın evine gitmişti ya, Mert'in Ezel'in arabasıyla geldiğini gören sarhoş Serdar onu Ezel sanmış ve arabadan indiğinde üzerine sürüp çiğnemiş Mert'i , ezmiş öldürmüş. Yaaa böyle ezilirsin işte salak! Meliha teyze kördü artık dili de tutulur, amannnn bu Ezel'in ailesi yine mezarlıklara taşınacak dostlar yandık vallahi.

2 HAFTA SONRA

Meğersem bölümün ennn başında Ezel'in tek başına yürüdüğünü görmüştük ya, o aslında dizinin sonuymuş, 2 hafta sonrası imiş. Ezel'in üzerine gelen arabada Dayı, Cengiz ve Ali varmış.

Ramiz Dayı Ezel'e "Gel yeğen" dedi, "ben seni iyi ederim"
Ezel artık karanlık tarafa geçiyordu "Yetmez Dayı. Sen beni karanlıktan ışığa çıkarttın. Bana öğretmediğin her şeyi öğret, karanlığı öğret" dedi , kardeşi ölmüş be boru mu? Dayı "The dark side of the force is a pathway to many abilities some consider to be unnatural" demedi tabii , "öğreneceksin" dedi ve karanlık tarafa geçişi tamamlanan Ezel'in perişan suratına yapılan zom ile 41. bölüm sona erdi.

Mert'li bölümleri ve buraya yazmadığım Ömer-Mert flashback sahnelerini atlayarak ben bu bölümü bir daha izleyeceğim arkadaş!

Sizler nasıl buldunuz bu bölümü? bu arada köstebek hala meydana çıkmadı. Eyşan'ın yaptığı oyun içinde oyun muydu acaba? Aslında Kenan'la planlamışlar mıydı, Ezel'in güvenini bu şekilde kazanmayı? geçen sezon sonunda gördüğümüz o masaya ne zaman ve nasıl oturacaklar?

teoriler başlasın:)

xo xo