Dün akşam işten çıkınca bir değişiklik yapıp Beşiktaş'a indim sayın seyirciler. Tabii yol boyu bir sürü trafiğe takıldığım için kendime bol bol küfür ettim. Beşiktaş'a inmekteki amacım Kabalcı Kitabevi'ndeki Kelepir köşesinden 50 kuruşluk antika aşk romanlarından almaktı. Hani 1940lardan, 50lerden, 60lardan kalma, renkli kapaklı, o tarihlerin gündelik yaşamı hakkında bilgi edinebileceğiniz; o sakin ve asude İstanbul günlerini yaşayabileceğiniz kitaplar. Heyhat, ancak birkaç adet istediğim cinste kitap vardı, vakıa iki tane bulabildim. Filhakika , pekçoğunu evvelden almış idim. Hülasa, Muazzaz Tahsin Berkant'ın "Garip Bir İzdivaç" eseriyle Jackie Collins'in "Aşıklar ve Kumarbazlar" kitaplarını aldım, toplam 1 lira 50 kurruş. Şimdi neden böyle pespaye aşk romanları okuduğumu merak edebilirsiniz , lakin kafacağızım o kadar bunalmış haldeki, Nasyonal Coğrafya mecmuasındaki Maya uygarlığı hakkındaki yazı bile ağır geliyor, ben size öyle söyleyeyim.
Eve gelirgelmez aceleyle yemek yedikten sonra hemen "Garip Bir İzdivaç"ı okumaya başladım. Zeynep Çelikkanat ile Haluk (u'nun üzerinde inceltme şapkası olacak!) Gökalp'in aşk öyküleri gerçekten çok eğlenceliydi. Zeynep annesinin ölümünden sonra aslında evlatlık olduğunu öğreniyor. Haluk da aynı anda yllardan beri sevmekte bulunduğu Handan'ın başka bir adamla evlendiği haberini alıyor. Ve ikisi bir pastanede karşılaşıp evlenmeye karar veriyorlar. Neden? Haluk, Handan'dan intikam için ; Zeynep de kimsesiz olduğunu öğrendiğinden soyadı sahibi olabilmek için. Bir uçak kazası sebebiyle, bunlar Haluk'un Cihangir'deki apartmanında ev arkadaşı tadında yaşamaya başlıyorlar. Çok iyi dost oluyorlar. Aşk daha sonra geliyor. Hülasa mutlu sonla kitabımız bitiyor. Düşünüyorum da , bu romandan süper bir dizi film yapılabilir, söylemedi demeyin.
Aşıklar ve kumarbazlar belli bir yaşta okununca gayet haz verici bir kitap oluyordu kanaatimce mamafih o yaşlar pek bir adolesan yaşlardı
YanıtlaSil