(Yazının tam burasında meşhur salatamı yapmak üzere mutfağa gittim ve düşüncelerimin akışı koptu malesef. Ve aslında meşhur olan salate değil, sosu. Knorrun fesleğenli salata sosunu portakal suyu ile karıştırıyorum)
Kafamdaki yazı koptu hay aksi.Halbuki bir sürü şey anlatacaktım ama hepsini unuttum:)) Neyse işte kitap okumaktan içim sıkıldı, okuduğum kitabı açıklıyorum ki, hepiniz uzak durun, VAMPİR GÜNLÜKLERİ
Aman nasıl basit, pespaye, sıkıcı ki; Alacakaranlık bunun yanında Rüzgar Gibi Geçti gibi kalıyor. Bitsin devamını okumam. Okumayın, gençlere okutturmayın. Sevmediğim diğer bir roman da GÜNDÜZ ÖLÜSÜ oldu, bunun da devamını okumayacağım. Beri yandan aynı anda Anne Rice'ın Vampir edebiyatının incili sayılan romanı VAMPİRLE GÖRÜŞME'yi okumaktayım. Bunda da hareket yok, Louis'nin iç dünyası, vampir felsefesi filan derken hep gözümde film canlanıyor, 90ların harika filmlerinden biri idi.
İşte şimdi Mulen Ruj filmini izleyeceğim:)))) Acaba demin aklımda ne vardı? Aklıma gelirse yazarım.
Herkese iyi geceler, ve jellyfish sizden uzak olsun:)
Ara sıra beğendiğiniz kitap olursa yazın diyorsun ya, sen en az birkaç tanesini okumuşsundur ama son yıllarda okuduğum en güzel kitaplar:
YanıtlaSil1000 muhteşem güneş (khaled hosseini)
uçurtma avcısı (khaled hosseini)
100 yıllık yalnızlık (García Márquez)
gece yarısı çocukları (salman rushdie)
Bunu da belki dinlersin,farklı bi yorum:)
http://www.youtube.com/watch?v=VubhM29LDNQ
çok teşekkürler, 100 Yıllık Yalnızlık hayatta en sevdiğim kitaplardan biridir. (en sevdiğim roman 3 SİLHŞÖRLER:)))
YanıtlaSilRoger'ın yeni şarkısını dinledin mi?
Şu an dinliyorum. Sen söyleyince baktım. Teşekkür ederim :)
YanıtlaSil