8 Haziran 2010 Salı

Ezel 1. Sezon 31. bölüm : YAŞAMA SEBEBİ

Ekşi Sözlük'te hala "öyle olursa Ezel dizi tarihine geçer, böyle olursa Ezel efsane olur" diyorlar. Ezel dizisi bence çoktan tarihe geçti, efsane oldu.



**** DİKKATTT EZEL 31. BÖLÜM SPOILER****



Geçen hafta izlediğimiz 30. bölüm , özellikle en sondaki Ömer/Ezel vs. Ali sahnesiyle büyüleyiciydi. Kerpeten Abi kendini nihayet Ömer olduğunu öğrendiği Ezel için feda etti , ağır yaralandı (ama ihanetinin bedelini ödemiş değil hala) , kanlar içinde Ezel'in kucağında yatarken, açık konuşayım Kenan İmirzalıoğlu da çok başarılı idi, Ezel'in hem Ali'ye kıyamamasını , hem de hala nefret etmesini çok güzel verdi. Ali de son nefesini verirken "bok yoluna gitmiyorum di mi, sen Ömer'sin" demesiyle yardırdı, ki dizinin en şahane replikleri bence Ramiz'e değil bu Ali'ye yazılıyor ve kötü adam en sevilen karakter oldu çıktı.




İşte aktörlerin muhteşem döktürdüğü bu bölümden sonra ulan korktum, ya 31. bölüm tırt çıkarsa, göt olursak dedim? 31. bölüm en iyi bölüm oldu şimdiye kadarki (bunu 10. bölüm için de söylemiştim, demek ki ne kadar yükselen bir grafiği var bu dizinin)


Dizi geçen hafta bıraktığı yerde başladı. Kerpeten Ali huuufff yaptı verdiği nefesi geri alıp canlandı pezevenk:)))) Bütün Türkiye'de hurrraaaaa sesleri duyuldu, ben zaten öleceğine ihtimal vermemiş idim. Bu arada Barış Falay'ı Türkiyenin Al Pacinosu ilan ediyorum, ne döktürüyor adam kaç bölümdür, 30'dan önceki bölümlerde Tefo - Ali sahneleri de çok yoğundu, bu ikilinin aşk yaşayacaklarını düşünmüştüm hatta o derece:)))


Konudan uzaklaşmayayım da, Tefo - Ali ikilisi ve bu tipleri oynayan aktörler ayrı bir spin-off diziyi hakediyorlar, o kadar söylüyorum:))

Evet, Ezel Ali abisini yeraltı hastanesine yetiştirdi, sonra maalesef 30. bölümdeki baskında mavi gözlü converse'li psikopat katilin (Rıza Kocaoğlu) kurbanı olarak 2 tane karnına 1 tane kafasına kurşun yiyip force'un rahmetine kavuşan posbıyık Kamil'in cesedini almaya geri döndü. Ama o ne, ortalık temizlenmiş, cesetler yürümüş, nasıl olur?? Bu anda Ramiz Dayı geldi ve Ezel'e bu işin arkasındaki adamı açıkladı : Kenan Birkan. Ramiz Kenana raconu öğretmiş, Kenan Ramize kitap okumayı öğretmiş. Bunlar bütün İstanbulun altını üstüne getirmişler, herkesi dövmüşler, yemişler , bitirmişler.Burada Dayı bir gazinoya gitti, kapalıydı gazino ama biz müzikli ve sesli bir flashback yaşadık, BÖYLE BİR KARA SEVDA şarkısı eşliğinde... Muhteşem bir sahneydi ve sahnenin sonunda Dayı Kamil'in cesedi ile Kenan Birkan'ın bir notunu buldu. Helal olsun yönetmene diyorum. Gerçekten olağanüstü çekilmiş bir sahneydi bu gazino bölümü.

Bu arada Ezel gidip Şebneme Kamil'in öldüğünü söyledi. Bu Şebnem (Bade İşçil) dizinin en güzel kızı olduğu gibi en güzel ağlayan oyuncusu sanırsam, ulan benim bile gözlerimi doldurdun Şebnem , azıcık rolünle sana da afferim.

Sonradan Dayı ile Ezel bir restoranda buluştuklarında Dayı Kenan Birkan'ı anlattı, meğer Dayı, geçmişte İstanbul'un kralıyken, bi gün gazinoda bakmış etrafına , pençe atacak kimseyi görememiş, Birkan'a bakmış, onun baktığı yere bakmış ve gördüğünü almış. (Yani büyük aşkı Selma'yı mı? ) Yani Dayı en iyi dostuna ihanet etmiş. Sonra Birkan kanlar içinde Dayının paçasına sarılmış "öldür beni Dayı" demiş, öldürmemiş Ramiz onu. Hata etmiş.(Ezel'in Cengiz'i öldürmemesi gibi)


Sonra bunlar restorandan kalktılar, bi masada bi sürü takım elbiseli oturuyordu, Dayı cart bunların masa örtüsünü çekti, devirdi her tarafı, adamlar ayaklandılar ama zır zır telefonları çaldı aynı anda, meğer hepsinin evini Dayının adamları basmış, Dayı buradan Birkan'a mesaj yolladı, yani asıl büyük savaş başladı artık dostlar. Bu restoran sahnesi de muhteşemdi, helal olsun tekrar yönetmene (Uluç Bayraktar) ve harikulade senaristlere (Kerem Deren, Pınar Bulut)

Şimdi Day&Ezel ikilisi Kenan Birkan ile buluşmaya gidecekler idi. Bu yüzden bütün işlerini bitirmeleri gerekiyor idi. Ezel gitti , evini parasını otelini herşeyini kaybettirdiği Eyşan'ı eve çağırdı, fake bir düğün yaptılar bunlar aşklarını yaşıyorlar ya, herşeye sıfırdan başlıyoruz ayağı, sonra Ezel Eyşanı odanın ortasındaki halıya yatırdı, "mutlu musun" dedi, "bundan sonra bir daha hiç mutlu olmayacaksın, öyle kırıyorum işte seni" dedi, ve zönk kapıdan Ramiz girdi, zart öbür odadan Mert (Kemal Uçar) geldi, bu anda Ezel kalkıp karşıdaki deri koltuğa öyyle bir oturdu ki Michael Corleone sanırsın adamı, karizmana zıçayım paçalarından akıyor dedim içimden:)))) Neyse işte Dayı Eyşan'a "ömerin vasiyetini yerine getirdik " dedi, Mert de geldi PUUUUHHHH ALÇAK KARIIII diye suratına tükürdü ama bildiğin balgam attı lan Cansu Dere'ye. Sonra Ezel kolundan tuttuğu gibi sokağa attı kızı. Böylece Eyşan'ı da mahvederek Ezel'in intikamı tamamlanmış oldu. Eyşan oğlu Can'ı Mümtaz amcalara bıraktı, bi de mektup yazdı , senin baban aslında Ömer diye. Sonra defoldu gitti.


Peki Kerpetene ne oldu bu arada? Dizinin kurgusu da harika olduğu için başım döndüğünden şu an tam anlatamıyorum dostlar, bu Ali yattığı hastanede doktorun boğazına bıçak dayayıp Ezeli çağırttı, Ezel gelince doktor, "bi tane kurşun kaldı abdominal bilmemneresinde" dedi, Ali "sonuç ne kıçımın doktoru" diye patlattı yine yahu harika yazıyorlar bu herifin repliklerini, "onu çıkartmak için ameliyat lazım" dedi doktor, Ali Ezele yalvardı, affet beni sonra bırak öleyim dedi, Ezel ise sadece niye ihanet ettiğini sordu Ali'ye. Ve Ali yine söylemedi niyesini. Ne kadar aşşağılık bi sebepse o (sadece para için mesela) bir türlü açıklanmadı Ali'nin niyesi. "Ne affedicen lan haklısın" dedi Ali, sonra Ezel Bahar'ı yolladı Ali'yi ikna etsin diye, Bahar uyuzu da Ezel Eyşan'ı seviyor, ben de napim, sen beni seviyorsun seninle oluruma getirdi lafı, sev seni seveni felsefesine döndü yani anlayacağınız. Ali ameliyat oldu ve uyandığındaaaaa Tefoo (Sarp Akkaya) geri dönmüş başucundaydı oleyyyy oleyyy oleyyyy.

Bu hafta konu itibariyle çok görünmediğinden kendinden bahsedemiyorum ammaaa Tefo'nun Ali ve Ezel ikilemi, Ali'yi sevdiği için Dayı'nın yanından kovuluşu, gelip Ezel'e bağlılığından dolayı ihanet ettiği ama yine de vazgeçemediği Ali'den hellallik isteyişi şahaneydi 29. bölümde, Sarp Akkaya, Barış Falay ile bu dizinin en iyisi.

Efendime söyleyeyim, Tefo Ali'yi aldı çıkardı ameliyatlı ameliyatlı hastaneden. Dayı da Ezel'i aldı (o eski mersedesi Dayı kendi kullanıyor idi :))) )Kenan Birkan'la karşılaşmaya götürdü. Kenafir gözlü Converse'li pikopat katille yol ortasında buluştular. Psiko Ezel'i alıp Kenan Birkan'a götürecek idi, ama o ne, yol kenarında 2 kahraman , Ali & Tefo meğer orada saklanmışlar, Ezel için ölmeye, psiko katile gömmeye gelmişler. Burada tüm dizi tarihinin en bomba repliği geldi, Ezel "Ali zor ayakta duruyor, buradan çıkamaz Dayı" dedi, Dayı demez mi "biz onu arabaya bağladık yeğen" PÜAHAAHAHAH Ali'yi arabanın kapısına bağlamışlar ayakta dursun diye dostlar, Sonra Ali "emret indireyim şu katili, bi sıkımlık canı var sıkiiiiiimm miiii" diye seslenmesin mi Ezel'e? OAAHAHAAHAH BARIŞ FALAY NESİN SEN BEBEĞİM? Harikuladeydi bu sahne de. Fakat Ezel öldürmek yerine kenafir gözlü katilin arabasına binip Kenan Birkan'la yüzleşmeye gitti. Veee Birkan'ın odasında, koltuk karizmatik şekilde döndü ve çıka çıka götelek Cengiz çıkmasın mı? işte Cengiz artık Kenan Birkan'ın adamı olmuştu, Birkan Palpatine ise Cengiz Darth Vader idi (Yiğit Özşener de mükemmel oynuyor, o da kaç bölümdür döktürdü, adamın tonlamaları , mimikleri inanılmaz)



İşte dark side'a geçen Cengiz, Ezeli Dayı'nın Ezel yaptığını öğrenmiş (ama Ömer olduğunu öğrenememiş) , böyle inceden hakaret etti, Ezel salağı da "seni öldürmeliydim" dedi, eh dayı da aynı hatayı yapmıştı yeğen. Sonuçta Kenan Birkan'ı kim oynuyor, göremedik dostlar göstermediler. Dizinin ikinci sezonu Dayı ve Birkan arasındaki büyük savaşı anlatacağına göre dehşetengiz bir oyuncu olmalı, ve bu karakterden ilk bahsedildiğinden beri ŞENER ŞEN geliyor aklımıza . Fakat senaryoya göre Kenan Birkan daha genç biri o yüzden ülkemizin en büyük oyuncusu bu rolü oynamaz. Ama içimizde bir keşke olarak kalır Şener Şen, Ezel'e yakışırdı Şener Şen. O zaman işte Uğur Yücel olabilir, Şener Şen'den sonra en güçlü aday o. Yani sözlükteki, forumlardaki konsensus bu yönde, yoksa aday var mı yok mu, Ay Yapım kimseye karar verdi mi bilemem, sallıyorum işte dostlar.


Dizinin sonunda ise çocuğunu Mümtaz amcalara bırakan Eyşan bir kutu ilaç içip gebermek üzere Ömer'in mezarına gitti, o sırada Ezel Eyşan'ın Can'a yazdığı mektubu okuyarak Can'ın kendi oğlu olduğunu öğrendi, şimdi gider kurtarır affeder Eyşan'ı saftirik.


Ve işte böylece Ezel'in bu sezonda son 2 bölümüne gelmiş bulunuyoruz dostlar. Şahsi fikrim, Türk televizyon tarihinde böyle bir dizi nihayet yazıldığı, yönetildiği ve oynandığı için ne kadar övünsek azdır. Dizinin yapım firması Ay Yapım ve yapımcı Kerem Çatay ne kadar gururlansalar yeridir. Senaristlere, yönetmene , muhteşem oyunculara şapkam olmadığından mendilimi çıkartıp sallıyorum, sağolun varolun. Noluyo lan diye diye , kendimizden geçe geçe izledik. Ellerinize sağlık.



Kenan Birkan , Ramiz Dayı'ya Sefiller kitabını verir ve "senin yapacağın her şey zaten yapılmış burada yazıyor" der.

Eğer ruhumuz karanlıkta kalırsa günahlar işlenir. Suçlu, günahı işleyen değil, karanlığı getirendir.

xo xo

4 yorum:

  1. Ah ah, neler kaçırmışım:( Yarısından sonra ancak izlemeye başlayabildimdi (hani çakır gözlü adamla Ezel Cengiz'e giderken). Öncesi muhteşemmiş. Hemen bir yerlerden bulup izleyeyim öncesini. Yalnız anlatım şahane, bayıldım bayıldım...

    YanıtlaSil
  2. izle valla muhteşemdi, diziport.com'dan bakabilirsin canım.sinema filmi gibiydi, başım döndü izlerken , ağzım açık kendimden geçtim:)) oyunculara ne olduysa sankim Actors Studio'dan çıkıp gelmişler ,hepsi kudurdu, döktürdüler:)))

    YanıtlaSil
  3. haydaaa öyle ballandıra ballandıra anlatmış ki hatun tüm yazım Ezel izleyerek geçecek şimdi, indirelim bari :))))

    YanıtlaSil
  4. indir valla kuşum , ilk 10 bölüm de başyapıttı. Sonra senaristi beyin kanaması geçirdi ondan sonra bikaç bölüm baydı, ama toparladılar ve de patlama yaptılar işte amanınnnn :))))

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.