Eskiden aksanına kurban olduğumun Dingiliz kardeşlerin kanalı BBC'yi ne zaman açsam ya Eastenders çıkardı karşıma ya da Doctor Who.Kırk yılın başında Lost Prince ya da Egypt gibi şahane bir drama ile de karşılaşırdınız. Bi de arada sırada yayınlanan kraliyet ailesinin herhangi bir üyesinin hayatını anlatan kısa kısa belgesellerin hastasıyım, itirafa gel.
İşte ben o zaman bu doktorun kıymetini bilememiş idim, ne zaman ki CNBC-e bu diziyi yayınlamaya başladı, ben de o zaman düzenli olarak izlemeye başladım, hatta bağımlı oldum diyebilirim.
Bu dizinin geçmişi eski, bizim Series 1'de izlediğimiz Christopher Eccleston aslında 9. doktormuş. Doktor bir Zaman Lordu. TARDIS isminde bir telefon kulübesi ile zamanda milyonlarca yıl ileri ya da istediği kadar geri gidiyor, galaksileri, evrenleri dolaşıyor, savaşları önleyip insan ırkını koruyor. Bu arada çeşitli mahlukat yaratıkla karşılaşıyor, dövüşüyor. Yanında da bir yol arkadaşı oluyor ki, şu anda bu arkadaş bizim evrenimizin ötesini görme aşkıyla yanıp tutuşan Rose Tyler .
9. doktorla Rose'un maceralarını bir sezon boyu izledik. Zaman Lordlarının en büyük düşmanı korkunç DALEK ile tanıştık. Sonra doktor değişiverdi. Meğersem bu Zaman Lordları ölecekleri zaman regeneration güçleri sayesinde yeni bir beden oluşturup yaşamaya devam ediyorlarmış.
Böylece yeni doktorumuz David Tennant ile Series 2 bu gece başladı. (BBC'de Series 5 bitmiş , David Tennant çoktan diziden ayrılmış, yeni doktor gelmiş tabii biz bunları yıllar sonra izleriz artık napalım)
Bu yeni Doktor iyi hoş da, ilk doktorun (aslında 9.) tadı damağımda kalmıştı. Doktorla Rose arasındaki ilişki çok daha farklıydı, Doktorda bir kıyamama hali vardı, Rose onun gözünün bebeği idi... şimdi daha çok işin eğlencesinde bi vatandaşa benziyor.
Olsun yine de şapşahane bir dizi, kim istemez ki, gir telefon kulübesine , vıjjjtttt , çıktığında bambaşka bir yerdesin, 5 milyon yıl sonraki bir gezegende kedi suratlı rahibelerden kaçıyorsun ya da yüz küsur sene geçmişe gidip Charles Dickens ile yemek yiyorsun. Seyahatlerde karşılaştığın tehlikeli türler sigorta kapsamında değil, onlar da eğlencenin bedeli oluyor.
Yani abuk sabuk, tuhaf görünmesine aldırmadan biraz izleyin bu diziyi, şaşırtıcı şekilde insanı kendine bağlıyor. Bilinmeyene seyahat olanağı sağlaması da cabası.
xo xo
Ben bu yazını nasıl kaçırmışım yaw? Okumadığım yazın varmış meğer.
YanıtlaSilEşimle Dr Who'nun hastasıyız, hatta sapığı olduk çıktık diyebilirim. Sırf heyecanı kaçmasın diye internetten izlemiyoruz. Her hafta sabırla bekleyip pazar gecesi ağzımız açık, dünyadan kopuk izliyoruz. Ne yazık ki David de birkaç bölüm sonra ölecek ve yerine kıtipiyöz bir Dr gelecek. Şu yeni doktorlara alışmak zor zanaat vesselam.
Yaa ben artık hiç izleyemiyorum, Behzat'ı tercih ediyorum. Doktor'u çok özlüyorum ammaa dönüp o kadar sezonu internetten izlemek gözümü korkutuyor açıkçası, ne yapsam bilemedim ?
YanıtlaSilDavid'i baştan yabancılamıştık ama sonra reyiz oldu, kral doktor oldu. O David'den sonra gelen gerçekten tam tipitoş , hiç bilemedim ben onu. ama bi tane Van Gogh'lu bölüm çekmiş, onu sözlükten haber alıp izlemiştim de çok şahaneydi . Doktordan dolayı değil ama Vincent'dan dolayı:)