EZEL 63. BÖLÜM SPOILER
Dizi geçen hafta kaldığımız noktada başladı. Kenan bir kaç emirle Kaya'nın ölümünü örtbas ettirdi ama kendisinin 30 yıllık korkuları da su yüzüne çıkmıştı tekrar. Temmuz'dan Ezel'i hayatından çıkartmasını istedi. Temmuz "son işim olacak" diyerek kabul etti bu işi.
Ali Ezel'in tek başına terminatörlük yapmasına engel olmaya çalışıyordu. Ezel ona "sırada Temmuz var" dedi.
Sonra Temmuz'un evini gördük. Kocaman, geniş, ferah odalar. Duvarlar çeşitli çizgi roman karakterlerinin resimleri ile süslenmiş. Her şeyden çift var evde, tam manyak yani Temmuz.
Temmuz konuşa konuşa yemek hazırladı. Kendi kendine mi konuşuyordu? Birisiyle mi konuşuyordu? Eğer öyleyse kimdi o? Göremedik. Temmuz eden çıkmak üzere kapıya geldi, ayağından el örgüsü ev patiklerini çıkarttı (kedi canını seni!) , ayakkabılık onlarca Converse ile doluydu, bi çift giyip çıktı. O dışarı çıkınca biz de evin 3-4 katlı eski konak gibi bir bina olduğunu gördük. Burası neresiydi?
Temmuz'un adamları Ezel'in Maserati'sini takiplediler ama arabadan Tefo çıktı. He ona bişey yapmadılar ama, acayip değil mi? Ezel de bu esnada Dayının 61. bölümde kürkçü handa tanıştırdığı, hani bu benim bankamdır dediği adamla buluştu, birikmiş bütün parayı aldı adamdan.
Ezel'i bulamayan Temmuz, Cengiz'e gidip onu Can'ı öldürmekle tehdit etti ve Ezel'in zayıf noktasını sordu. Cengiz de annesini öldürmesini tasiye etti. Şeytan Cengiz.
Ezel'in para torbalarını gören Ali abi'den vurucu soru geldi "paranla mı dövecen herifi?" ahahaahah, çok yaşa Ali abi:)) Ezel paraları Dayının doğmamış torunu Uras için getirmiş meğer, mirasını getirmiş Uras'a.
Ezel Azad'ın yanına gitti, Azad Dayının kitaplarını almış karşısına oturuyordu, Ezel bi tane çekti "Kürk Mantolu Madonna". Dayı bir de not yazmış "anneannenin en sevdiği kitap" , sonra işte Tutunamayanlar, yazmış Dayı " torunum 18 yaşında bu kitabı oku, sonra beni bul" Azad ile Ezel dayıyı kaybetmenin nasıl bir şey olduğunu konuştular. Azad'ın kaybını sadece Ezel anlayabilirdi, çünkü dayı onun da babasıydı. "O zaman ben senin kardeşinim" dedi Azad, "peki niye gelmedin, bunca zaman niye bana gelmedin?" . Burçin Terzioğlu yine içimizi titretti bu sahnelerde. Ezel ile Azad sarıldılar, belki vedalaştılar. Ezel paraları Azad'a bıraktı.
Temmuz, Mümtaz ile Meliha'yı bulmuştu. Ezel de onları izliyordu. Ali'yi hapishaneye yolladı. Sonra ailesinin yanına gitti. "Ben gidiyorum, bir süre buralarda olmayacağım, bir ihtiyacınız olursa Ali'yi arayın" dedi. Küstürdü ailesini, yolladı yanından, uzaklaşırdı. Temmuz ile Ezel başbaşa kaldılar. Temmuz "sana bir şey anlatmak istiyorum" dedi, sonra da masayı devirip kaçtı, kaçarken "ben seni görürüm ama ben istemezsem sen beni göremezsin" diye bağırıp tak tak göğsünden vurdu Ezel'i. Ama merak etmeyin, çelik yelek giymiş, ölmemiş Ezel. Ama elinden vurulmuştu. Kendini arabaya attı, o esnada yetişen Tefo kurtardı Ezel'i.
Ali hapishanede Mayıs diye eroinman, kafası iyi, ruh hastası bir tiple görüştü. Aman bu konuşmayı izlemeniz lazımdı. İki manyak, gayet psikopat bir muhabbet ettiler. "Kerpeten sen misin?" "çıt çıt, çıt çıt, çıt çıt" Temmuz bu Mayıs'ın kafasındaki yarann müsebbibiymiş. Ali şimdi Temmuz'un "bi skimlik" canı kaldığını söyledi Mayıs'a. Temmuz'un yerini sordu. Mayıs da Temmuz'un kardeşi olduğunu ve onu satmayacağını söyledi. Ama tam sırada Temmuz'un adamı olan mahkumlardan biri caaart diye Mayıs'ın boğazını kesti, çok iyi çekilmiş ve oynanmış bir sahneydi doğrusu.
Ezel Ali'nin Mayıs'dan öğrendiklerini dikkatle dinledi. Mayıs "aynı yerden aldılar bizi" gibilerden bir laf etmişti Ali'ye. Buradan evlatlık olduklarını anlayan Ezel, Ali'yi tehlikeye atmak istemiyordu, onu atlatıp yanından kaçtı.
Temmuz Cengiz'i ESKİCİ NAKLİYAT diye boş bir binaya getirdi. Kenan'ın büyük hediyesi buymuş, bundan sonra Temmuz gerçek adıyla, gerçek bir hayat yaşayacaktı. Gerçek bir iş yapacak, komşuları, arkadaşları olacaktı. Bunun için Ezel'i öldürmeliydi. Cengiz'e bir kere daha Ezel'in zayıf noktasını sordu, Cengiz "Bade Uysal" dedi.
Ezel, eski dostumuz tatlı komiser Engin ile konuştu . Komiser Ezel'e yardım etti, Temmuz'un gerçek adı MUSTAFA ESKİCİ imiş, KAZIM ESKİCİ diye biri evlat edinmiş onu.
Kenan korkuyordu. Saten pijamalarını giymiş, gözü güvenlik kameralarında, endişeyle yatağına yattı. Bir tıkırtı duydu, kalkıp baktı: Ana! Ramiz Dayının hortlağı musallat olmuş Kenan'a! Kenan'ın ödü patladı, saten pijamalarına sıçmış bile olabilir korkudan.
Ertesi gün Temmuz Bade'nin okuluna gitti. Ezel ise huzurevinde Kazım Eskici'yi ziyaret ediyordu. Bade'yi gözetleyen Tefo , Temmuz'un Bade'nin yanına gittiğini görünce Ezel'i aradı. Temmuz Bade'ye çizdiği resimleri gösterdi, ulan Kamil'i, Bahar'ı, öldürdüğü insanları çizmiş pezevenk. Ezel Tefo'ya Temmuz'a ilişmemesini söyledi, böylece Temmuz Bade'nin önemsiz olduğunu düşünüp onu bırakacaktı. Ezel Kazım'ın kolunda bir dövme gördü : Mevsimler Evi - 1991. Meğersem bu adam yetiştirmiş bu psikopat mevsim isimli çocukları. Gerçek kimliklerini kullanmalarını yasaklamış. Eziyet etmiş çocuklara.
Temmuz eve dönüp patiklerini giydi, geçmiş eziyetleri anımsadı. Ezel de Engin ile buluşup Mevsimler Evi hakkında bilgi aldı. "Sen onlardan oldun" dedi Engin Ezel'e. "Bir daha görüşürsek bu seni yakalamak için olur".
Buralarda içim geçmiş işte, bir baktım Ezel elinde silah, Temmuz'un evine gelmiş, Temmuz bu esnada Can'ın okul servisini gözlüyormuş. Temmuz Ezel'e silahı alıp intihar etmesini, birinin de onu kontrol edeceğini söylemiş.
Aaa Ezel intahar etmiş kafasına sıkmış, ufak bi oğlan telefonu alıp "ölmüş, yemek yapmaya gelecen mi?" diyor Temmuz'a. Temmuz'un evde konuştuğu, yemek hazırladığı bu çocukmuş işte.
Temmuz mutlu mesut deposuna geldi, yeni hayatına başlamak için. Herkes bunun kapısına toplanmış, bir de ne görsün? Bu öldürdüğü insanların resimlerini kapıya asmışlar, "Temmuz Kocaoğlu katildir, bu insanları öldürdü" diye bir de tabela koymuşlar. Millet Temmuz'u görünce kaçıp gitti. Ezel çıkageldi. Meğersem dolapta tıkırtı duyunca havaya ateş edip kendini kesmiş , kafasına kan sürüp yatağa yatmış, çocuk da bunu öldü sanmış. Ezel "senin geçmişini değiştiremem, ama geleceğini şimdi değiştiriyorum" dedi Temmuz'a. Silahlar patladı, Temmuz kaçtı. Amaan uzattıkça uzatın. meh.
Kenan, Cengiz ve Eyşan otelin temel atma törenine gittiler. Kenan huzursuzdu. Birden kalabalık içinde Ramiz Dayı'nın hayaletini gördü yine... "Bekle" dedi Dayı, "Geliyor! Geliyor!" Sonra Kenan bir an Ezel'i görür gibi oldu, panikledi, bağırdı, arbede çıktı. Ama ortada Ezel yoktu, Eyşan şaşkındı. Kenan sakinledi biraz. Sonra elini cebine bi attı.. Daaan! Ramiz'in bıçağı çıktı cebinden. Peki bu piççak oraya nasıl gelmişti?
Tepelerden yalnız kurt misali Ezel onları izliyordu.
Peki bu bıçak hani hep beraber poker oynadıklarında Ramiz'in ortaya koyup Cengiz'in kazandığı bıçak değil mi? Bıçak oraya nasıl geldi? Yoksa nihayet intikam onları birleştirmiş miydi? Cengiz ya da Eyşan; Ezel'le beraber mi hareket ediyordu. Biliyorsunuz uzun zamandır Cengiz'in aslında Ezel ile aynı planı oynadığından şüpheleniyorum. Bilemiyoruz tabii.
Dayı'yı da çok özledim. Ölmemesi lazımdi. Üzgünüm ama Dayı'sız Ezel biraz tatsız:(
Siz ne düşünüyorsunuz?
madem sordun, kendi adıma söyliim, türk dizileri ile aram pek yok judym. ezel'i de anca 1-2 bölüm izlemişimdir.
YanıtlaSilama muhteşem yüzyıl'ı izliyoruz. pargalı'nın tüm sevimsizliğine, sülüman'ın içi geçmiş baygın bakışlarına rağmen:)
ahahah ben de Fatmagül'ü izliyorum, oluyor böyle şeyler:)) Ama Ezel dizisine hastayım, bir kaç bölüm kaldı bitmesine, ben şimdiden özlemeye başladım. İlk sezonu inanılmaz zevkli ve heyecanlı idi. İlk 5, 10 bölümü bi izle bak göreceksin:))
YanıtlaSil