29 Ocak 2012 Pazar

El Orfanato - The Orphanage (2007)

Cumartesi gecesi evdeysen yapılacak en zevkli iş herhalde korku filmi izlemektir. Ben de aldığım fırsat dvd'lerinden birini izleyeyim de biraz korkayım dedim. Fakat El Orfanato-The Orphanage salt korku filminden öte müthiş bir dram, nefis bir filmmiş meğer dostlar.

Film, İspanyol yapımı, başrolde Belen Rueda harika oynamış. Film deniz kenarında müthiş bir malikaneye kurulmuş bir yetimhanenin etrafında dönüyor. Belen'in oynadığı kahramanımız Laura çocukken bu yetimhanede yaşamış evlat edinilene kadar. Yıllar sonra, 37 yaşında, evli ve çocuklu Laura bu koskocaman malikaneyi satın alıp ailesiyle buraya yerleşiyor. Ah gerizekalım, öyle yürüdükçe yer tahtaları gıcırdayan, kapıları garç gurç açılıp kapanan kocaman bomboş bir evde oturulur mu, zaten hata burada. Neyse, Laura ve kocası Carlos'un sevimli oğulları Simon'un hayali arkadaşı var 2 tane. Ama bu eve gelince çocuk 6 tane daha arkadaş bulduğunu söylüyor. Laura oğlanı ciddiye almasa da, Simon ortadan kaybolduğunda hayali arkadaşların bundan sorumlu olduğuna inanmaya başlıyor.



Film klasik korku filmi kalıplarını kullanıyor elbet, kendine kendine dönüp duran gıcırtılı salıncak, duvarların içinden gelen ürkünç sesler, çat çut açılan kapılar... Ama kendi hikayesini anlatırken gayet ürpertici olmayı başarıyor film, yeminle en az 2 sahnede "ananıbacını" diye yerimden sıçradım. Beri yandan film annenin evladına duyduğu sevgiyi alabildiğine güçlü bir dille anlatıyor. Öyle ki film bittiğinde korku ya da gerilim değil, çok çarpıcı, sağlam bir dram izlemiş gibi hissediyorsunuz.


Bu arada filmde kullandıkları klasik kalıplar bana çok çok eski başka bir filmi anımsattı. Hani adam tek başına kocaman bir eve taşınıyor, evde ufak bir çocuğun hayaleti mi ne varmış, merdivenlerden lastik topu atıp tutuyor, tekerlekli sandalye kendi kendine yürüyor filan... Anneeeeee:!


El Orfanato, şahane görselliği, klasik yetimhane hikayesi, ürkütücü olduğu kadar derin duygusal sahneleri ile harika bir film.  Bir gece evde yalnızken ışıkları kapatıp izleyin derim.)

xo xo

7 yorum:

  1. Ne zamandır şöyle güzel bir korku filmi bulsam da izlesem diyordum. Zevkine güvenerekten ilk fırsatta bu filmi izliyorum.

    YanıtlaSil
  2. Nasıl izliyorsunuz anlamıyorum böyle filmleri. Evde yalnızken, ışıkları kapatıp, korku filmi izlemek ! Ben evde yalnız kaldığımda kurduğum senaryoları birileri keşfedip film yapsa oscar yöneticileri (?) :P en korkunç film dalı diye bir dal ekler ödülü de o filme verirler.
    Neyse ablamı ikna edersem izleriz belki :)
    'Ananıbacını dedirten filmler' lafına ve o etikete de koptum yalnız :D

    YanıtlaSil
  3. Ayy Aslııı o yaşlı adamlı film var ya senlerdir onu arıyorum!!!! IMDB'de bulamadım, ama çok iyi hatırlıyorum o filmi... Müzik profsörü yeni aldığı evde garip sesler duyuyordu, çatı katı penceresinden bakan küçük oğlan, merdivenden atılan lastik top filan... :))

    Bu filmi de beğenerek izlemiştim. Dün gece Insidious'ı izledik arkadaşlarla gecenin köründe, ilk başları korkunçtu ama sonra uyduruk bişey olduğu çıktı meydana. İzlemediysen zaman kaybetme yani.

    YanıtlaSil
  4. Bulduuummmm:

    http://en.wikipedia.org/wiki/The_Changeling_(film)

    YanıtlaSil
  5. Cipsi : sen de benim "ananıbacını" tepkimden verecek misin o sahnelerde acep, merak ettim:)

    YanıtlaSil
  6. KadirBey : ama yerimden sıçradım yeminle:)) tepkim çok insani bir tepki idi ahahaha:)) ayy bizim evi de görsen eski ahşap bir bina, sürekli duvarların içinden takırtılar filan gelir, misal ben hiç yalnız kalmam bu evde, illa biri olacak. O tıkırtılar için de, çatıda yaşayan fareler dedi annem... ulan yoksa???

    YanıtlaSil
  7. Magissa : eveeet işte bu, merdivenlerden zıplayarak inen top, o eski moda tekerlekli iskemle... anneee:))
    yütüp'e koymuşlar filmi, haftaya cumartesi de bunu izleyeyim madem:)

    YanıtlaSil

Yaz ki muhabbet olsun.