Aşağıdaki postta okuduğunuz gibi, Cumartesi gecesi tortellinimi yemiş, şarabımı içmiş, yorgunluktan bitap halde odamda oturuyor, Queen'in Mustapha şarkısını tekrar tekrar dinliyor idim. Aklıma geldi, yemekten önce şu takoz telefonum çalmıştı, çalarken şarjı bitip kapanmıştı. Baktım şarj bitmiş, açtım teli , aaa Özger arkadaşım aramış. Meğer kocacığı ile ve Okan arkadaşları ile beraber Bebek'e gelmişler. Amanın o halde kalktım giyindim hemen yürüdüm Bebek Starbucks'a.... Buluştuk koklaştık... Bu Özgür evlenince Sarıgazi'ye taşındı dostlar, hiç görüşemiyorum kendisiyle... Neyse bi hafta sonu gidip kalacağım, yeni aldığı mangalıyla bana ah diyecek inleyecek namlı namlı diyecek sucuğundan yapacak kendisi :)))
Taaa gecenin körüne kadar Starbucksda kahve içip muhabbet ettik, aman ne güzeldi anlatamam. Sonra Özgür bizi şöyle bir Boğazda gezdirdi:))) Günün ikinci boğaz gezisi oldu benim için, daha ne isterim. Sonra da İstinyede teknede balık ekmek yedik dostlar hahahahaahah, bol soğanlısından ... o dişimin kovuğuna yetmeyen tortellininin acısını çıkarttım:))) Bu da böyle eğlenceli bir jümartesi gecesi olmuştu.
Hayatımda hiç balık ekmek yemedim ben.
YanıtlaSilYeme zaten, bu yememiş halinse bence tam isabet Korhanım!
YanıtlaSilye ye ye :) böyle soğanlı soğanlı çıtır çıtır ohhşşş:)))
YanıtlaSilkorhanın cümlesi küçük emrah'tan alıntı gibi olmuş, üvey annesi hb (70) ise ezercesine aşağılıyor
YanıtlaSilYAzdıktan sonra ben de kaşlarımı istem dışı öyle emrahınki gibi yaptım zaten :))
YanıtlaSilÜvey annem olucak sulukule kadını gene yok ortalarda zaten.Anca barbie seviştirsin yavruma bi balık ekmek alıyim demesin!!
onlar sulukule yıkıldıktan sonra belediye tarafından Hadımköy tarafında bi yerlere sürüldüler, o yüzdendir.
YanıtlaSil