Salı günü acayip bir titreme krizi ile hastalandım sayın seyirciler. Öyle bir titreme ki, ofisin mutfağındaki çay kazanına sarıldım, resmen aşk yaşadık kazanla, yine de ısınamadım. Eve geldiğimde 2 kat battaniye altında , elektrik sobası kıçımda, 2 saatte ısındım ve uıyudum. Sürekli kabus gördüm, kabuslar Queen şarkılarıyla ilgiliydi ve bütün gece sürekli uyanıp uyuyup aynı kabusu görmeye devam ettim. Bu da kişisel bir rekorum oldu yani.
Dün de evde yorgan döşek yattım. Kafam yerine geldi. Ama hastalık devam. Ne kadar çok hasta oluyorum ben ya. Çok üzülüyorum böyle zayıf düşüp enerjimi kaybedince. Koşma, coşma, bağırma insanıyım ben, uyuz uyuz sürünme insanı değilim.
Neyse hasata yatarken Coppola ustanın çok sevdiğim Bram Stoker's Dracula filmini izledim, bence korkunç bir vampir filmi değil bu, muhteşem bir aşk filmi. Üstüne Angels in America'nın ilk 4 bölümünü izledim. Sonra uykum geldi, erkenden yattım. Bütün gün yattığım halde gece tekrar nasıl uyudum, ben de anlamadım.
Neyse bugün kalktım işe geldim. Fakat en aşağı bir hafta yatak döşek Madonna pozlarında yatmak ister bu deli gönlüm
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Yaz ki muhabbet olsun.